5510 sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “Sigortalı sayılanlar” başlıklı 4. maddesindeki; “MADDE 4- Bu Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından;
a) Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar,
b) Köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan ise;
1) Ticarî kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olanlar,
2) Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olanlar,
3) Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortakları,
4) Tarımsal faaliyette bulunanlar,
c) Kamu idarelerinde;
1) Bu maddenin birinci fıkrasının (a) bendine tabi olmayanlardan, kadro ve pozisyonlarda sürekli olarak çalışıp ilgili kanunlarında (a) bendi kapsamına girenler gibi sigortalı olması öngörülmemiş olanlar,
2) Bu maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerine tabi olmayanlardan, sözleşmeli olarak çalışıp ilgili kanunlarında (a) bendi kapsamına girenler gibi sigortalı olması öngörülmemiş olanlar ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86 ncı maddesi uyarınca açıktan vekil atananlar,
sigortalı sayılırlar.” hükümlerine göre Memurlar Kanununun “Sigortalı sayılanlar” başlıklı 4. Maddesi (C) bendine tabidir.
Yine aynı kanunun “Yaşlılık aylığının hesaplanması” başlıklı 29. maddesindeki; “MADDE 29- 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar ile aynı fıkranın (c) bendine göre bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başlayanların yaşlılık aylığı, aşağıdaki hükümlere göre belirlenecek ortalama aylık kazancı ile aylık bağlama oranının çarpımı sonucunda bulunan tutardır.
Ortalama aylık kazanç, sigortalının her yıla ait prime esas kazancının, kazancın ait olduğu yıldan itibaren aylık talep tarihine kadar geçen yıllar için, her yıl gerçekleşen güncelleme katsayısı ile güncellenerek bulunan kazançlar toplamının, itibarî hizmet süresi ile fiilî hizmet süresi zammı hariç toplam prim ödeme gün sayısına bölünmesi suretiyle hesaplanan ortalama günlük kazancın otuz katıdır.
Aylık bağlama oranı, sigortalının malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tâbi geçen toplam prim ödeme gün sayısının her 360 günü için %2 olarak uygulanır. Bu hesaplamada 360 günden eksik süreler orantılı olarak dikkate alınır. Ancak aylık bağlama oranı %90'ı geçemez.
28 inci maddenin dördüncü ve beşinci fıkralarına göre aylığa hak kazanan sigortalılar için hesaplanacak aylık bağlama oranı, prim ödeme gün sayısı 9000 günden az olanlar için çalışma gücü kayıp oranının 9000 gün prim ödeme gün sayısı ile çarpımı sonucu bulunan rakamın % 60'a bölünmesi suretiyle hesaplanan gün sayısına göre, %50'yi geçmemek üzere üçüncü fıkra uyarınca tespit edilen orandır. Prim ödeme gün sayısı 9000 günden fazla olanlar için ise toplam prim ödeme gün sayısına göre aylık bağlama oranı belirlenir. Ancak, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için bu fıkrada geçen 9000 prim gün sayısı 7200 gün, %50 oranı da %40 olarak uygulanır.
Yukarıdaki şekilde hesaplanan aylığın başlangıç tarihinin yılın ilk altı aylık dönemine rastlaması halinde 55 inci maddenin ikinci fıkrasına göre Ocak ödeme dönemi için gelir ve aylıklara uygulanan artış oranı kadar artırılarak, yılın ikinci altı aylık dönemine rastlaması halinde ise öncelikle Ocak ödeme dönemi, daha sonra Temmuz ödeme dönemi için gelir ve aylıklara uygulanan artış oranları kadar artırılarak, sigortalının aylık başlangıç tarihindeki aylığı hesaplanır.” hükümlerine göre emekli aylığa hesaplanır.
Fakat 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar ile aynı fıkranın (c) bendine (memurlar) göre bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten
16.6.2006 sonra ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başlayanlarda bu hesaplamaya dahildir.
16.6.2006 tarihinden önce memur olanlar eski Emekli Sandığı Kanununa tabidir.
2025 Yılında Emekli Olacak Memurlar, 2024 Yılında Emekli Olan Memurlara Göre; Daha Az Maaş Ve İkramiye Mi? Alacaklar? haberimiz için tıklayınız. |
Peki; 2025 Yılında Emekli Olacak İşçiler, 2024 Yılında Emekli Olan İşçilere Göre; Daha Az Maaş Ve İkramiye Mi? Alacaklar?
İşte bu konuda HAK İŞ sendikasını kapsamlı açıklaması..
Not; bu açıklama işçiler için geçerlidir.
Memurlar için aşagıdaki haberimizi okuyunuz.
2025 Yılında Emekli Olacak Memurlar, 2024 Yılında Emekli Olan Memurlara Göre; Daha Az Maaş Ve İkramiye Mi? Alacaklar? haberimiz için tıklayınız.
İşte işçiler için 2025 emeklik durumu anlatan o yazı;
2024 YILI VE 2025 YILINDA İLK DEFA EMEKLİ OLACAK SİGORTALILARA BAĞLANACAK EMEKLİ MAAŞLARI ARASINDAKİ FARKLILIKLARA İLİŞKİN AÇIKLAMA
Son zamanlarda kamuoyunda, çalışanlarımızın 2024 yılında emekli olmalarının 2025 yılına göre daha avantajlı olacağı, emekli maaşlarının daha yüksek olacağı ve bu farkın gelecek yıllara da sirayet edeceği konusunda tartışmalar yer almaktadır.
Bu çerçevede, üyelerimizin ve çalışanlarımızın hak kaybına uğramamaları ile ilgili aşağıdaki hususların dikkate alınmasında fayda görülmektedir.
Emekli Maaşları Nasıl Hesaplanıyor
Söz konusu maaş farkları, emekli maaşlarının hesaplanmasında esas alınan güncelleme katsayısının belirlenmesi yönteminden kaynaklanmaktadır. Bilindiği üzere, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 29. maddesi kapsamında emekli aylıkları, sigortalının her yıla ait prime esas kazancının, ait olduğu yıldan itibaren aylık talep tarihine kadar geçen yıllar için, her yıl gerçekleşen güncelleme katsayısı ile güncellenerek bulunmaktadır. Güncelleme katsayısı ise her yılın Aralık ayına göre TÜİK tarafından açıklanan tüketici enflasyonu tamamı ile büyüme hızının yüzde 30’unun toplamına (1) tam sayısının ilâve edilmesi sonucunda bulunan değeri ifade etmektedir. Ayrıca emekli aylıklarının hesaplanmasında aylığın başlangıç tarihinin yılın ilk altı aylık dönemine rastlaması halinde Ocak ödeme dönemi içinde mevcut emeklilere verilen zam kadar, yılın ikinci altı aylık dönemine rastlaması halinde ise Ocak ve Temmuz aylarındaki emekli maaş artış oranları kadar artırılarak, sigortalının başlangıç aylığı hesaplanır.
Buna göre emekli maaşlarının hesaplanmasında üç temel gösterge etki etmektedir; Tüketici enflasyonu, büyüme hızı ve ocak yada temmuz aylarında yapılan maaş zamları.
Fark Nereden Kaynaklanıyor
Yukarıda açıklandığı üzere emekli aylığının, başvuru tarihindeki önceki yıla ait tüketici enflasyonu ve yıl içerisindeki emekli aylık artışlarına göre belirlenmesi sebebiyle başvuru tarihi büyük bir önem arz etmektedir.
Bu kapsamda 2024 yılı emekli aylığı hesaplamasında 2023 yılı verileri üzerinden hesaplama yapılmaktadır. 2023 yılı için güncelleme katsayısı (TÜFE % 64,77, GH % 4,5) 1,6612 olmaktadır. Ayrıca 2024 yılı Ocak ve Temmuz aylarında kümülatif olarak emekli aylıklarına yapılan zam oranı % 86,16 olup bu artış oranı da 2024 yılı emeklilerinin maaşlarına yansıtılacaktır.
Ancak 2025 yılı emeklilerinin maaşlarının hesaplanmasında ise bir önceki yılın verileri dikkate alınacaktır. 2024 yılı enflasyon oranı ve büyüme hızı henüz netleşmemekle birlikte, Orta Vadeli Plan (OVP) tahminlerine göre 2024 yılı TÜFE’nin % 35, GH’nın % 3,7 olması beklenmektedir. Buna göre 2025 yılı emeklilerinin emekli aylığı hesaplamasında kullanılacak güncelleme katsayısının 1,366 gerçekleşmesi beklenmektedir. Ayrıca 2025 yılı emekli aylığı hesaplanmasında 2024 yılı kümülatif zam oranı olan % 86,16’lık artış da uygulanamayacaktır.
Görüldüğü yıllar arasındaki enflasyonun önemli oranda düşmesinden kaynaklı olarak 2025 yılı emeklilerimizin 2024 yılı emeklilerimize oranla önemli oranda düşük miktarda bir maaş bağlanması söz konusu olacaktır. Bu oranın, her bir sigortalı için değişkenlik göstermesine rağmen yaklaşık % 25-35 arasında gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Daha da vahim olan husus söz konusu bu farkın gelecek yıllarda da maaşlara yapılan zam oranlarına göre artarak devam edeceği gerçeğidir.
2024 Yılı Emeklisi Olabilmek İçin En Geç Ne Zaman Müracaat Etmeliyim
Yukarıda açıklandığı üzere 2025 yılı emeklilerimizin 2024 yılı emeklilerimize oranda %25-35 oranında daha düşün bir emekli maaşı bağlanması ve bu maaş farklarının gelecekte de artarak devam etmesi riski bulunmaktadır. Bu nedenle yıl sonuna kadar herhangi bir yasal değişiklik yapılmaması halinde, emeklilik şartlarını doldurmuş ve yakın gelecekte emeklilik düşünen sigortalılarımızın 2024 yılı emeklisi olabilmek için aşağıdaki tarihlere dikkat etmelerinin menfaatlerine olacağını düşünüyoruz.
- Kamu kurumları ile sermayesinin yüzde 50’sinden fazlası kamuya ait şirketlerde çalışan ve ücretlerini ayın 15’inde alan işçilerimizin 14 Ocak 2025 tarihine kadar emeklilik dilekçesini vermeleri halinde 2024 yılı emeklisi olarak sayılacaklardır.
- Özel sektörde, kamu kurumlarında ve sermayesinin yüzde 50’sinden fazlası kamuya ait şirketlerde çalışan işçilerden ücretlerini her ayın 1’inde alanların ise emeklilik dilekçelerini 31 Aralık 2024 tarihinden önce vermeleri halinde 2024 yılı emeklisi sayılacaklardır.
Emeklilik dilekçesini bu tarihlerden sonra verecek olan işçilerimiz ise 2025 yılı emeklisi sayılacaklardır.
Konfederasyonumuzun Yasal Değişiklik Yapılması Yönündeki Çalışmaları
Mevcut haliyle emeklilik sistemimizin ve özellikle emekli maaşı hesaplamalarının adil bir yapıdan uzak olduğu ortadadır. Prim gün sayısına göre artması gereken emekli maaşlarının bilakis azaldığı bir hesaplama sisteminin kabul edilmesi mümkün değildir. Bu amaçla, sorunun adil ve hakkaniyetli bir çözüme kavuşturulması için, Üniversite Öğretim Üyeleri, Sosyal Güvenlik Uzmanları ve Konfederasyonumuz Uzmanlarından oluşan geniş bir heyetle yürüttüğümüz bilimsel çalışmanın da sonuna gelmiş bulunuyoruz. Önümüzdeki günlerde, yukarıda dile getirilen adalet ve hakkaniyetten uzak sistemin, emekli maaş bağlanma yönteminin adil ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması ve önümüzdeki yıllarda da yaşanabilecek önemli enflasyon farklarından etkilenmeyecek yasal değişiklik önerilerini de içeren raporumuzu kamuoyu ile paylaşacağız.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 2024 yılını Türkiye Emeklileri Yılı olarak ilan etmesini kıymetli buluyoruz. Bu açıdan emekli aylıklarında yaşanan mağduriyetlerin çözülmesi için sosyal diyalog çerçevesinde, hazırladığımız raporu ilgili birimlere sunarak adil bir çözüm arayışlarımızı devam ettireceğiz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması ile birlikte ayrıca hazırlamış olduğumuz kanun taslağı önerisini de ilgili mercilere ileterek, sorunun adil bir çözüme kavuşturulacağına inanıyoruz.
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, herhangi bir hak kaybı yaşanmaması için işçilerimizin muhtemel yasa değişikliği için ilgili tarihleri beklemelerini ve sürecin işleyişine göre emeklilik kararı vermelerini önermekteyiz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
HAK İŞ