Türkiye'nin Küresel Eğitim Diplomasi Atılımları

Uluslararası öğrencilere sunulan kaliteli eğitim fırsatları ve uluslararası Anadolu imam hatip liseleri gibi projelerle ülkemizin eğitim alanındaki küresel etkisi her geçen gün daha da artmaktadır. Bu bağlamda eğitim diplomasisi, kültürel ve diplomatik ilişkileri güçlendirmeye yönelik stratejik bir araç olarak ön plana çıkmaktadır.

Din Öğretimi Genel Müdürü Dr. Ahmet İşleyen, TRT World'e verdiği röportajda bu strateji çerçevesinde uluslararası Anadolu imam hatip liselerinin önemini anlattı. İşleyen, uluslararası Anadolu imam hatip liselerinde öğrencilere sadece akademik bilgiler sunulmadığını, kültürel ve diplomatik bağları güçlendiren liderler yetiştirildiğini ifade etti.

Eğitim, Diplomatik Bağların Teminatıdır

Din Öğretimi Genel Müdürü  Dr. Ahmet İşleyen verdiği röportajda, Uluslararası Anadolu İmam Hatip Liseleri Programı'nı "dönüştürücü" şeklinde tanımlayarak bu okullar aracılığıyla Türkiye'nin Müslüman ülkeler başta olmak üzere dünya genelinde eğitim iş birlikleri kurduğunun altını çizdi.

İşleyen, "Uluslararası Anadolu imam hatip liseleri, Türkiye ile Müslüman dünyası arasında önemli bir köprü teşkil ediyor. Bu okullar aracılığıyla sadece öğrencileri eğitmekle kalmıyoruz, aynı zamanda kültürel ve diplomatik iyi niyet elçileri yetiştiriyoruz. Din eğitimini modern akademik disiplinlerle harmanlayarak genç zihinleri miraslarını anlayan, evrensel değerleri benimseyen, toplumlarına ve ötesine olumlu katkıda bulunan liderler olmaya hazırlıyoruz. Bakanlık ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından ortaklaşa yönetilen bu okullar, Türk ve uluslararası öğrencilerin birlikte eğitim gördüğü kapsayıcı bir ortam sağlıyor. Burada amaç, akademik olarak yetkin, kültürel olarak bilinçli ve küresel olarak da yeni nesil liderler yetiştirmek." dedi.

Yöneticiler İçin Grand Strateji Seminerleri BAŞLADI Yöneticiler İçin Grand Strateji Seminerleri BAŞLADI

Eğitimin Gücü

Din Öğretimi Genel Müdürü konuşmasının devamında Türkiye'nin küresel eğitime yaklaşımının daha geniş kapsamlı etkileri üzerinde durdu. "Bugün Türkiye, dünyanın dört bir yanından gelen öğrenciler için bir eğitim merkezi konumundadır. Çabalarımız sadece eğitim sağlamakla ilgili değil, aynı zamanda barış, iş birliği ve karşılıklı saygı değerlerini taşıyan geleceğin küresel liderlerini şekillendirmekle ilgilidir. Köklü tarihimizden ilham alan eğitim modelimizle, sınırların ötesine uzanan bir vizyon aşılamak amaçlanmaktadır. Buradan hareketle de okullarımıza öğrenci kabul ederken oldukça seçici davranılmaktadır. Uluslararası adaylar, akademik başarı (%80 ağırlıklı) ve dinî bilgi (%20) temelinde değerlendirilerek geldikleri ülkeye özgü kotalar etrafında yapılandırılmış liyakate dayalı olarak alınmaktadır." dedi.

Uluslararası Öğrenci Sayısı Artıyor

Geçtiğimiz 2023-2024 akademik yılı itibarıyla, 95 ülkeden 1.951 uluslararası öğrencinin Türkiye'de eğitim aldığını ifade eden İşleyen, uluslararası mezun sayısının ise 2.870'e ulaştığını belirtti.

Sözlerinin devamında, "İmam hatip okulları daha geniş bir stratejinin parçasıdır. Ülke olarak hem gurbetçilerimize hem de çeşitli ülkelerdeki yerel öğrencilere yüksek kaliteli eğitim sağlamak için uluslararası Anadolu imam hatip liselerinin yanında Maarif Vakfı okulları ve çeşitli devlet kurumları ile hizmete devam etmekteyiz. Tüm bu çalışmalar, Türkiye'nin küresel varlığını daha da güçlendiriyor." diyen Genel Müdürümüz bu noktayı şu sözlerle vurguladı:

"Balkanlar'dan Afrika'ya, Orta Asya'dan Orta Doğu'ya, Türkiye'nin eğitim modeli kalıcı izler bırakıyor. Bugün sınıflarımızda kurulan dostluklar ve bağlar, yarının diplomatik ve ekonomik ilişkilerini şekillendirecek. Eğitim, uluslararası arenada birliği ve iş birliğini teşvik etmede en değerli aracımızdır."

Modern Enderun

Konuşmasının devamında İşleyen, Türkiye'nin askeri ve akademik kurumları aracılığıyla uluslararası liderler yetiştirme konusundaki tarihî deneyiminin, eğitim diplomasisinin önemini pekiştirdiğine dikkat çekti. "Eski Libya ve Pakistan liderleri ile şu anki Somali Savunma Bakanı gibi birçok önemli isim, Türkiye'deki eğitim kurumlarında eğitim almış ve bu kişiler sayesinde o ülkelerle güçlü diplomatik ve stratejik bağlar kurulabilmiştir." dedi.

İşleyen, "Türkiye'nin eğitim modelinin kökeninin Osmanlı dönemine dayandığını belirterek Enderun sisteminden ilham alındığını vurguladı. Bu modelin çağımıza uyarlanmasıyla, yalnızca akademik mükemmellik sağlanmakla kalmıyor, aynı zamanda farklı uluslardan gelen öğrencilere Türkiye ile güçlü bağlar kurarak liderlik vasıflarını geliştirme fırsatı sunuluyor." sözleriyle röportajı tamamladı.