DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'ndaki konuşmasında, Balıkesir'deki fabrikada yaşanan patlamada hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet ve ailelerine başsağlığı diledi, DEM Parti olarak olayın takipçisi olacaklarını söyledi.
CHP'li belediyelerin SGK borçlarıyla görevlerini yapmamaları için engellendiğini ileri süren Bakırhan, Türkiye'nin tek gündeminin bu konu olarak gösterilmeye çalışıldığını savundu.
Bakırhan, 2024 yılında ekonomik krizlerin halkın yaşamını derinden etkilediğini, asgari ücret ile emekli maaşı alanların 1 yıl içerisinde alım gücünün yarı yarıya düştüğünü belirtti.
Asgari ücret görüşmelerine ilişkin Bakırhan, iktidara şu çağrıda bulundu:
"Biraz da sermaye, zenginler sabretsin. Milyonlarca asgari ücretliye, çalışana sadaka değil, insanca yaşayacakları bir ücret verilsin. Artık bu emekçilerin alın terini, hakkını teslim edin. Bizler, asgari ücret belirleninceye kadar, asgari ücret insanca yaşanılır bir noktaya gelinceye kadar mücadelemizi devam ettireceğiz."
Suriye'de rejimin çökmesiyle Orta Doğu'da yeni bir dönemin başladığına dikkati çeken Bakırhan, "Türkiye ne yapmalı? İç savaşta büyük bir yıkıma uğrayan komşu ülke Suriye'nin yaralarının sarılması ve ülkemizdeki mültecilerin gönüllü bir şekilde kendi yurtlarına dönmesi için Türkiye'ye büyük sorumluluk düşüyor. Bu konuda iktidarın atacağı tüm adımlara destek sunacağımızı belirtmek istiyorum. Ancak 14 yıllık iç savaş sürecinde olduğu gibi Suriye halkının iradesini yok sayan orada yaşayanlara yönelik dışlayıcı tutum ve politikaları asla kabul etmeyeceğiz." ifadelerini kullandı.
Toplumun en büyük arzusunun barış olduğunu kaydeden Bakırhan, 2025 yılını barışın yılı yapmak için çalışacaklarını belirtti.
Bakırhan, şunları kaydetti:
"İmralı görüşmelerinin yeniden başlaması ve tecridin son bulması için mücadele etmek, barışa olan inancımızın bir gereğidir. İmralı'da tecrit kaldırılırsa; bu, barışa katkı sunacak. İmralı, siyasetin şiddet ve çatışmadan hukuki zemine geçeceği yerdir. Milyonlarca insanın inancı da budur. İmralı görüşmelerini zamana yaymak, keyfi davranmak doğru değil. Toplum nezdinde bu çözümden ve diyalogdan kaçmak gibi okunuyor. Öcalan'ın 'zemin sunulursa katkı yaparım' dediği günden beri bu zemin, içeride ve dışarıda baltalanıyor. İkinci bir görüşmenin yapılması, tecridin kaldırılması, Öcalan'ın koşullarının oluşturulması ısrarla gerçekleştirilmiyor. Her seferinde bir bahane üretiliyor, sonraki günleri işaret ediyorlar. Açıkça soruyoruz; çözümden, barıştan, demokrasiden yana mısınız, değil misiniz?"
Bakırhan, grup toplantısından sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Adalet Bakanlığına yapılan İmralı ziyareti talebine ilişkin Bakırhan, "Şu ana kadar emin olun biz de net bir cevap alamadık. Her seferinde Adalet Bakanı bir şey söylüyor, 'gün tayin etmeye çalışıyoruz, bütçe görüşmelerini bekliyoruz' dedi. Biz de merak ediyoruz. Bekliyoruz. Artık bu oyalamadan vazgeçmek, bir an önce gerçekten oranın kapısını, kilidini açmak ve görüşmeleri sağlaması gerekiyor Adalet Bakanlığının." ifadelerini kullandı.
Bakırhan, "Heyette yer alacak isimler belirlendi mi?" ve "Kaç başvuru var?" sorularına ise şu yanıtı verdi:
"DEM Partinin eş başkanları dahil olmak üzere bütün milletvekilleri başvuruları mevcut. Tekrar ediyorum, mesele kimin gideceği değil, oradan ne söylendiği, tartışmalara nasıl katkı yaptığı önemli. O yüzden bekliyoruz. Adalet Bakanlığına sormak gerekiyor. Onlar neyi bekliyor biz de anlamadık."