Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, Son yüzyılda, art arda yaşanan birçok savaş, katliam ve soykırım; mevcut adalet, özgürlük ve insan hakları söylemlerinin hepsinin birer masaldan ibaret olduğunu, her bir kavramın kendi içerisinde acımasız bir çifte standart taşıdığını bütün dünyaya kanıtlandığını söyleyerek, "Bu gerçeğin son çarpıcı ispatı ise yaklaşık 1 yıldır bütün insanlığın gözü önünde paramparça edilen Gazze olmuştur" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, ’AK Parti Bilecik Türkiye Buluşmaları’ programı kapsamında il başkanlığı binasında partililerle bir araya geldi. Bakan Işıkhan, Osmanlı çınarının filizlendiği bu topraklarda olmaktan mutluluk duyduğunu söyleyerek, "Bugün, Şeyh Edebali’nin, Ertuğrul Gazi’nin, Osman Gazi’nin, Hayme Ana’nın bizlere emaneti Bilecik’te, siz değerli dava arkadaşlarımla bir arada olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Burası yedi yüz yıl önce toprağa dikilip, bütün dünyaya kök saldığımız, üç kıta yedi iklime barışı, selameti ve birlik ruhunu taşıdığımız yer. Türkiye Yüzyılı da inanıyorum ki yine bu topraklarda gelişecektir" dedi.
"Yaklaşık 1 yıldır bütün insanlığın gözü önünde paramparça edilen Gazze olmuştur"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, konuşmasının devamında, "Cumhurbaşkanımız, Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AK Parti’nin 23 yıldır mücadelesini verdiği dava da işte bu mirasa sahip çıkma davasıdır. Biz bu motivasyonla çeyrek asra yaklaşan bir zaman dilimine; sayısız eser, gönlünü kazandığımız milyonlarca insan ve kapsamı sınırlarımızı aşan büyük bir gelecek vizyonu sığdırdık. Yerel yönetimlerden dış politikaya; sağlık politikalarından uzay teknolojisine kadar her alanda attığımız adımı ülkemizin ve milletimizin geleceğini düşünerek attık. Biz bu topraklardan dünyaya adaletle hükmettik. Bugün de ’Daha adil bir dünya mümkün’ anlayışıyla küresel adaletin yeniden tesisine katkıda bulunacak ve buna öncülük edecek adımlar atacağımıza inanıyoruz. Son yüzyılda, art arda yaşanan birçok savaş, katliam ve soykırım; mevcut adalet, özgürlük ve insan hakları söylemlerinin hepsinin birer masaldan ibaret olduğunu, her bir kavramın kendi içerisinde acımasız bir çifte standart taşıdığını bütün dünyaya kanıtlamıştır. Bu gerçeğin son çarpıcı kanıtı ise yaklaşık 1 yıldır bütün insanlığın gözü önünde paramparça edilen Gazze olmuştur. Biliyorsunuz geçtiğimiz gün; Sayın Cumhurbaşkanımız Birleşmiş Milletler Genel Kurulu vesilesiyle tüm dünyaya seslendi. Mevcut sistemin, çözüm değil sorun üretmeye, masumların yaşam hakkını değil zalimlerin döktüğü kanı savunmaya yaradığını bir kez daha ifade etmiştir. Bugün hamdolsun bunu cesaretle, kararlılıkla ve istikrarla savunan, ifade edebilen güçlü bir liderimiz var. Türkiye olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde özgürce zalime zalim, mazluma mazlum diyebiliyoruz. Biz bu özgüveni son 22 yılda içeride ve dışarıda büyük mücadeleler vererek kazandık" dedi.
"Yerli ve milli teknoloji hamlesiyle tam bağımsız Türkiye seferberliğini başlattık"
Bakan Işıkhan, ekonomi ve çalışma hayatı başta olmak üzere hemen her alanda zincirlerimizi kırmanın, büyümenin ve gelişmenin mücadelesini verdik, vermeye de devam ettiklerini söyleyerek, "Yerli ve milli teknoloji hamlesiyle tam bağımsız Türkiye seferberliğini başlattık. İşte bu sebeple daha güçlü olmalıyız. Hem yerel hizmetler de hem de genel hizmetlerde devlet - millet birliğini daha da kuvvetlendirecek her türlü çabayı göstermeliyiz. Bugün teşkilat başkanlığımız tarafından başlatılan, ’Türkiye Buluşmaları’ adıyla tüm vatandaşlarımızla bir araya geldiğimiz; kardeşlik buluşmalarımız, inanıyorum ki bu kararlılığımızı bir kez daha vurgulama vesilesi olacaktır. Bu buluşmalar aynı zamanda, ülkemizin geleceği için, yediden yetmişe her bir vatandaşımızın geleceği için; neyi, nasıl daha iyi hale getirebiliriz sorularına çözüm odaklı cevaplar arayacağımız önemli bir fırsat olacaktır" dedi.
"Bilecik biliyoruz diriliş şehridir, varoluş şehridir, bundan sonra yükseliş şehir olacak"
Bakan Işıkhan, açıklamasının devamında, "Aziz milletimizin bizlere verdiği bu sorumluluğu; devir aldığımız bayrağı en iyi noktaya taşıyana kadar da yerine getirmeye devam edeceğiz. Çünkü bizim bu millete sözümüz var. Son 23 yılda Türkiye’yi, mahallelerimizden başlayarak büyüttük, geliştirdik, bugünlere getirdik. İnşallah bugünden sonra da yine mahallelerimize kadar ulaşarak ne kadar sorunumuz varsa çözmenin gayreti içerisinde olacağız. Bilecik’in çalışma hayatını daha da geliştirmeye devam edeceğiz. Öncelikle içeride ekonomik ve sosyal kalkınma hamlelerimizi başarıya ulaştırmak, sonrasında ise küresel ölçekte Türkiye’yi hak ettiği seviyeye çıkarmak hepimizin ortak arzusudur. Bu noktada her birimize düşen önemli görevler var. Bakanlık olarak özellikle; istihdamın arttırılması, nitelikli işgücü ve sosyal güvenlik konuları öncelikli gündem maddelerimiz arasında yer almaya devam edecek. Bu konuda sizlerden destek istiyorum. Bilecik’te istihdama girmeyen kimse kalmasın. Özellikle işgücümüzü artırmak için; kadınların, gençlerin ve engellilerin özetle; 7’den 70’e kadar tüm vatandaşlarımızın üretime, katma değer üretmek için mahallelerden başlayarak Bilecik’te bir istihdam seferberliği başlatalım. Ben istihdamdan sorumlu bir kardeşiniz olarak her daim yanınızda olacağım. Çalışmak, üretmek, kalkınmak ve katma değer oluşturmak isteyen siz kardeşlerime güveniyorum. Bu topraklardan çıktığımız bu yolculuk Türkiye Yüzyılını inşa edene kadar sürecektir inşallah. Biliyoruz ki bu şehir; diriliş şehridir, varoluş şehridir ve bugünden sonra da yükseliş şehri olacaktır. Bizim, bu millete Cumhurbaşkanımız, genel başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye’yi kalkındırma ve geliştirme sözümüz var. Bu yüzden gece gündüz demeden tüm vatandaşlarımızın refahını artıracak projelere ve politikalara ihtiyacımız var. Birlikte çalışacağız ve inşallah Türkiye Yüzyılını birlikte inşa edeceğiz. Allah bizleri çıktığımız bu kutlu davada utandırmasın" dedi.