Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü'nü 110’uncu yılında gurur ve heyecanla idrak ediyor, Çanakkale destanımızın bütün kahramanlarını rahmet, tazim ve hürmetle yâd ediyoruz.

İngiltere’nin öncülüğünde Fransa’nın, Avustralya’nın, Yeni Zelanda’nın, Kanada’nın, Yahudilerin, ilaveten Senegal ve Hindistan’dan kandırılarak getirilen askerlerin oluşturduğu itilaf kuvvetleri, muazzam silah ve asker gücüyle, Çanakkale Boğazını geçip ülke ve millet varlığımızı tarihten tamamen silmek amacıyla ağır bir saldırı başlattılar.

Birleşik haçlı ordusunun muazzam silah ve insan gücüne karşı bir mukavemet gösterebilmemiz imkânsız görülüyordu. Ancak Mehmetçik, iman dolu göğsünü kahramanca siper edip hayasızca saldıran düşmanı boğazın serin sularına gömmüştür.

Çanakkale Savaşında birleşik haçlı ordularına karşı bütün ümmet birlik olmuş, iman, istiklâl ve onur mücadelesi vermiştir. Çanakkale Şehitliğinde Anadolu’nun yiğitleriyle birlikte Şamlı, Bağdatlı, Halepli, Gazzeli yiğitler de vardır. Hepsi bir hilal uğrunda mücadele vermiş, iman dolu yürekleri ve tertemiz alınlarıyla şehadete erişmişlerdir.

Dijital Dünyada Kimlikler ve Olası Riskler Dijital Dünyada Kimlikler ve Olası Riskler

Çanakkale Savaşı dünyanın vekaletsiz, yüz yüze son cephe savaşıdır. Hakla batılın, adaletle zulmün, merhametle zorbalığın, vahşetle insanlığın karşılaşmasıdır. Hiçbir hayati, insani ve medeni değere saygısı olmayan güçlere karşı insanlık onurunun, özgürlük aşkının, imanlı direnişi ve zaferidir.

Çanakkale ruhu ölmedi, ölmez, ölmeyecek. Zulme, yıkıma, kıyıma, katliama teslim olmadı, olmayacak. Bu dün böyleydi, bugün de böyledir.

Kahramanlık, diriliş ve direniş destanı Çanakkale Zaferi'nin 110’uncu yılını onur, gurur ve iftiharla idrak ediyor, milli şairimiz Mehmet Akif’in “Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın” ifadesiyle yücelttiği kahraman şehit ve gazilerimizi hürmet ve minnetle yâd ediyoruz.