On dokuzuncu yüzyılın başlarına kadar neredeyse dünyanın tamamı için değişim el yordamıyla ve kaplumbağa hızından daha yavaş gerçekleşiyordu. Uzmanların bilimsel öngörülerine göre 19. yüzyıl öncesinde bilginin yarılanma hızı 1500 yıl gibi uzun bir sürede gerçekleşmekteydi. Ancak yirminci yüzyılla birlikte insanlığın ürettiği bilgiler şaşırtıcı bir hız kazanmaya başlayarak bilginin iki katına çıkması için 250 yıla ihtiyaç duyulduğu öne sürülmüştür. Ancak “www” kısaltmasıyla hayatımıza giren world wide web yani ‘geniş dünya ağı’ kullanımı o ana kadar hayal dahi edilememiş büyük bir veri üretim ve paylaşımını insanlığın kullanımına açmıştır. Prof. Dr. Yüksel Ergün’e göre ise bilgi şu an ortalama 12 saatte bir iki katına çıkmaktadır. Bunun anlamı bilgi neredeyse ışık hızında kendini yenilemekte, geliştirmekte ve dönüştürmektedir.
Şüphesiz üretilen bu verilerin insan hayatı için çok büyük anlamları vardır. Bu gerçeklikten hareketle dünyanın önemle üzerinde durduğu bir konu olan “büyük veri” ya da küresel çevrelerdeki adıyla “big data” olgusu yakın ve uzak geleceğin en hayati konularından birini oluşturmaktadır. Büyük veri, ağ günlükleri, sosyal medya paylaşımları, bloglar, fotoğraf, video, log dosyaları gibi değişik kaynaklardan toparlanan tüm verilerin, anlamlı ve işlenebilir biçime dönüştürülmüş biçimine denmektedir. Büyük veri olgusu birey, toplum ve doğa gibi her bağlam için doğru kararların alınmasında çok çerçeveli bir konu başlığıdır. Bu anlamda bilgi üretimi toplumları da bilgi toplumu haline getirmiştir. Nitekim insanlık avcı, tarım, sanayi toplumlarını aşarak bugün için bilgi toplumu haline gelmiştir. Günümüzde bilgi toplumunun bileşenlerini yaşamın her alanında görmek olasıdır. Ev, ofis, vb. ortamlardaki bilgisayarlar, tabletler ve akıllı telefonlar büyük verinin daha da büyümesine katkı sağlayan postmodern teknolojik cihazlardır.
Büyük veri, doğru çözümleme yaklaşımları ile yorumlandığında devlet, şirket ve sivil toplum kuruluşlarının temel ya da stratejik kararlarını doğru bir biçimde almalarına, risklerini daha iyi yönetmelerine ve doğru inovatif hareketliliği sağlayabilmektedir. Özellikle insanların internetteki arama motorlarında kullandıkları terimler ya da Facebook, İnstagram gibi sosyal medyadaki platformlardan paylaşım sitelerindeki “beğen” tıklamaları insanların tercihleriyle ilgili önemli ipuçlarını ortaya koymaktadır. Ayrıca sosyal medya aracılığı ile ortaya çıkan ilişkiler veya tweetler aracılığıyla açığa çıkan duygular daha önce elde edilmesi zor olan bilgileri yani derin duyguları artık daha görünür kılmaktadır. Bunun sonucu olarak insanların siyasi, sosyal ve ekonomik tercih ve düşüncelerinin kestirimi daha doğru oranda yapılabilmektedir. Dolayısıyla da insan ve toplumlar, devlet, şirket ve sivil toplum kuruluşları açısından daha fazla kontrol edilebilir bir yapı haline dönüşebilmektedir. Örneğin hepimizin internet ortamında yaşadığı bir durum olarak akıllı cihazlarımızın ortam dinlemesi ya da daha önceki arama motorunda kullandığımız terimlerden hareketle ve yapay zekâ yoluyla niyetlerimizi, düşüncelerimizi ve ihtiyaçlarımızı reklam olarak karşımıza çıkarması bir büyük veri çözümlemesidir. Bu durum büyük veri çözümlemesinin sadece basit bir örneğidir. Ayrıca büyük verinin üretilme hızı çok yüksektir ve her geçen gün bu hız daha da artmaktadır. Bu açıdan bakıldığında veriyi işleyecek, analiz edecek süreçlerin de büyük verinin üretimiyle aynı hızda olması gerekmektedir. Büyük verinin ne kadar hızda üretildiğine örnek olarak, yaklaşık, Twitter üzerinden dakikada 350 bin ve günde 500 milyon tweet’in atılması, Facebook’ta günde 2,7 milyar kez beğenme tıklaması ve yorum paylaşılması, dünya genelinde günlük 200 milyarın üzerinde e-posta gönderim ve alımının gerçekleştirilmesi ve WhatsApp’ta günde 50 milyar mesajın işlenmesi verilebilir. Ayrıca yukarıda paylaşılan bu veriler yaklaşık on yıl öncesine aittir. Bugüne gelindiğinde bu alanlarda üretilen veriler çok daha büyük niceliksel değerler oluşturmaktadır.
Büyük verinin tüm bu özellikleriyle birlikte son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar (Aktan, 2018), büyük verinin; bankacılık, iletişim, medya ve eğlence sektörü, sağlık hizmetleri, eğitim, üretim, devlet hizmetleri, sigortacılık, ulaşım, enerji, gibi alanlarda yoğun bir şekilde kullanıldığını öne sürmektedir. Bu çerçevede büyük veri konusunun her geçen gün daha önemli hale geldiği ve önümüzdeki yıllarda da daha baskın bir şekilde insan ve toplum yaşamını etkileyeceği söylenebilir.