“Türkiye, yükseköğretimde yapay zekâ temelli programları dünyada yükseköğretime en hızlı adapte eden 3 ülkeden bir tanesidir”

“Yapay zekâ programları ülkemizin dijital beceri açığının kapatılmasında önemli rol oynayacak”

“Yapay zekâ alanındacesur adımlar atmaktan geri kalmayacağız.

“Üniversitelerimizi önlisans, lisans ve lisansüstü program müfredatlarını sektör temsilcileriyle istişare halinde güncellemeleri yönünde teşvik ediyoruz”

“OSB’lerde MYO uygulamaları istihdam odaklı eğitime güzel örnekler”

“THE 2025 sıralamaları, son derece memnuniyet verici ve bizleri gelecek için motive eden sonuçlardır”

2030’a Doğru Yükseköğretim VizyonuToplantılarının beşincisi İstanbul Medeniyet Üniversitesinde gerçekleştirildi.

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, toplantının açılışında yaptığı konuşmada dijital ve yapay zekâ temelli programı bulunan üniversite sayısının 20’den 70’e çıkarılacağını bildirdi.

Özvar, Yükseköğretim alanında Türkiye’nin yapay zekâ temelli programlara en hızlı reaksiyon veren ülkelerden olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

“Stanford Üniversitesinin her yıl düzenli olarak neşrettiği indekste yükseköğretimde yapay zekâ temelli programları yükseköğretime en hızlı adapte eden üç ülkeden bir tanesi olarak Türkiye anılmaktadır. Bu sene 20 üniversitemizde 70’i aşkın yapay zekâ ve dijital temelli program açtık.

Tam doluluk oranı ile bu yıl bu programlar hizmet vermeye başladı. Bu sene 50 üniversitemizde daha dijital ve yapay zekâ tabanlı programlar açacağız. 20 üniversitemizde eğitim öğretime bu yıl başlanmıştı. Böylece dijital ve yapay zekâ tabanlı program açan üniversite sayısını 20 artı 50, toplamda 70’e çıkartmış olacağız. Ve bu alanda cesur adım atmaktan da geri kalmayacağız.”

-Yapay zekâ programlarının sayısı artmaya devam edecek-

Özvar, yeni açılan programlarla programların dönüşümünü zamana yaymak ve istihdama duyarlılığı azalan programlar yerine bu yeni programları ikame etmek istediklerini belirterek “Bu belki de Türk yükseköğretimin en önemli projelerinden bir tanesi olacaktır. Ülkemizin dijital beceri açığının kapatılmasında önemli rol oynayacağına inandığımız bu programların sayısını, kalite standartlarını düşürmeden önümüzdeki yıllarda artırmaya devam edeceğiz. Ayrıca meslek yüksekokullarımızı ve programlarını da gözden geçirdiğimizi sizlerle paylaşmak isterim. Siber güvenlik meslek yüksekokulu programları, son birkaç yıl içerisinde en başarılı meslek yüksekokulları sıralamasında belki birinci geliyor şu anda.” dedi.

“Sektör temsilcileriyle istişare ederek müfredatları güncelliyoruz”

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, eğitim ve sektör ihtiyaçları arasında çıkabilecek uyumsuzluğa karşı Yükseköğretim Kurulu olarak hızla harekete geçtiklerini söyledi. Özvar, “Yükseköğretim Kurulumuz geçtiğimiz yıllardan itibaren birtakım önlemleri hayata geçirmeye başlamıştır. Bu önlemlerin başında, yeni ortaya çıkan ve ihtiyaç duyulan yetkinliklerin öğrencilerimize kazandırılması amacıyla, üniversitelerimizi önlisans, lisans ve lisansüstü program müfredatlarını sektör temsilcileriyle istişare halinde güncellemeleri yönünde teşvik etmek ve yönlendirmek bulunmaktadır.” şeklinde konuştu.

“OSB’lerde MYO uygulamaları istihdam odaklı eğitime güzel örnekler”

Özvar, “Bunun yanında aldığımız bir diğer önlem, işgücü piyasalarında istihdamı kolaylaştırma hedefiyle, üniversitelerimiz tarafından sunulan staj ve işyeri uygulama imkân ve sürelerinin hem genişletilmesine hem de çeşitlendirilmesine destek vermektir. OSB’lerde MYO uygulamaları bu bakımdan güzel birer örnek olarak anılabilir. Sektörün beklentilerini karşılamak üzere tematik MYO’ların desteklenmesi, yeni becerilerin kazandırılması için uygulamaya alınan bir başka model olmuştur.” dedi.

“Sağlıkta dijitalleşme ve yeşil dönüşüm gündemimizde”

Sağlık Bakanlığı yetkilileri, akademisyenler, sivil toplum ve sağlık sektörü temsilcilerinin katılımıyla geçen hafta gerçekleştirilen “Sağlıkta Dijitalleşme” çalıştayına da değinen Özvar, “Sağlık Bakanlığıyla iş birliği içinde sağlık eğitiminde dijitalleşmeyi sağlama, istihdama duyarlı ve sektörle uyumlu bir eğitim modelini ortaya çıkarma yönünde bir yol haritası belirliyoruz. Sağlıkla birlikte tarımda dijital teknolojiler ile yeşil dönüşümle ilgili insan kaynağı ihtiyacını karşılamak için yeni programlar üzerinde çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Üniversitelerimizin uluslararası sıralamalardaki yükselişi motive ediyor”

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, uluslararası yükseköğretim derecelendirme kuruluşu Times Higher Education’ın (THE) 2025 Alan Bazlı Dünya Üniversiteler Sıralamasında Türkiye’nin yükseköğretim alanında elde ettiği mesafeyi ortaya koyduğunu söyledi.

16.01.2025 yurt yedek yerleştirme sonuçları 16.01.2025 yurt yedek yerleştirme sonuçları

Özvar, “THE 2025 sıralamasında eğitim bilimlerinde 35, mühendislikte 26, tıp ve sağlıkta 25, sosyal bilimlerde 24, işletme ve ekonomide 21, fen bilimlerinde 19, fizik bilimlerinde 18, bilgisayar bilimlerinde 17, sanat ve beşerî bilimlerde 11 ve psikolojide 5 üniversitemiz ilk 1000’e girmeyi başarmıştır. Ayrıca sıralamada değerlendirilen ana alanlardan 10’unda farklı üniversitelerimiz ilk 500’de kendine yer bulmuştur. Bunlar son derece memnuniyet verici ve bizleri gelecek için motive eden sonuçlardır.” dedi.

-Yükseköğretim 2030 Vizyonu-

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, önümüzdeki yıllarda yükseköğretimde önemli fırsatların yanı sıra ciddi sınamaların yaşanacağına dikkat çekerek 2030 vizyonuna dair özellikle yükseköğretime erişimde ücret politikalarının belirlenmesi, yeni eğitim teknolojileri ile geleneksel eğitimin dengelenmesi, kalite güvencesi ve küresel rekabet edebilirlik, akademik motivasyon ve bilimsel üretkenlik, değişen demografik yapı ve üniversiteye erişim talebi, istihdama duyarlı programlar ile işgücü piyasasının üniversite mezunlarından beklentileri, sürdürülebilirlik ve uluslararasılaşma konularında dikkatle çalışmak gereğine vurgu yaptı.

“Dünyada rekabet gücü yüksek, yeniliğe açık, kaliteli, istihdamı destekleyen, erişilebilir, kapsayıcı, dijitalleşmeyi ve uluslararasılaşmayı başarmış bir yükseköğretim sistemi hepimizin milletimize karşı sorumluluğumuzdur”

Özvar, “Üniversitelerimizin ulusal ve uluslararası itibar ve görünürlükte daha iyi bir seviyeye çıkmasını bekliyoruz. Tüm paydaşlar olarak; dünyada rekabet gücü ve görünürlüğü yüksek, yeniliğe açık, kaliteli, istihdamı destekleyen, erişilebilir, kapsayıcı, dijitalleşmeyi ve uluslararasılaşmayı başarmış bir yükseköğretim sistemini hayata geçirmek hepimizin ülkemize ve milletimize karşı sorumluluğumuzdur.” dedi.

2030’a Doğru Yükseköğretim Vizyonu Toplantısı’nda Yükseköğretim Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Naci Gündoğan ve Prof. Dr. Erol Arcaklıoğlu da yer aldı. Toplantıya Marmara ile Orta ve Batı Karadeniz bölgelerindeki 37 üniversitenin rektörleri ve temsilcileri katıldı.