Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar Yükseköğretim Meclisi İstişare Toplantısında Konuştu:
“Her koşulda, öğrencilerin mağdur edilmemesi hepimizin birinci önceliği olmak durumundadır”
“Türk öğrencilerimizin öğrenim ücretleriyle ilgili gösterilen dikkatin uluslararası öğrenciler için de gösterilmesini istiyoruz”
“Artık mezunlarımıza iş gücü piyasalarında saygın ve tatmin edici imkanlar sağlamayan programların açılışına izin vermiyoruz”
“Bu tür programların bir an önce tespit edilip, yerine, iş dünyasının, özel sektörün beklentilerini karşılayacak programlar açılmasını bekliyoruz. Vakıf üniversitelerimizle bu konuda çalışmaya hazırız”
“İstihdama duyarlılığı azalan bölümlerin kontenjanları vakıf üniversitelerinde de düşürülecek”
“İkinci öğretim programları önümüzdeki yıldan itibaren vakıf üniversitelerinde de sıfırlanacak”
TOBB Başkanı Hisarcıkoğlu: “Üniversitelerimizin küresel düzeyde daha güçlü bir konum elde etmesi için hep birlikte çalışmalıyız”
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yükseköğretim Meclisi İstişare Toplantısı, Yükseköğretim Kurulunun ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, önümüzdeki yıldan itibaren vakıf üniversitelerinde de ikinci öğretimlerin tamamen kaldırılacağının bilgisini paylaştı.
Özvar, “Rektörlerden ve mütevelli heyetinden istirhamımız gerek sağlık, gerek mühendislik, gerek sosyal bilimler alanında artık mezununa bir iş verme, kazandırma imkanı kalmamış, bu türden yetenekleri mezunlarına veremeyen programların bir an önce tespit edilip, yerine iş dünyasının, özel sektörün beklentilerini karşılayacak, beceriler ihtiva eden programlar ihdas etmeleri ve tasarlamalarıdır.” dedi.
“Devlet üniversitelerinde yeni açılan programları inceleyin”
Yükseköğretim Kurulu olarak iş dünyasının, özel sektörün beklentilerini karşılayacak, beceriler ihtiva eden programların açılmasına önem verdiklerini belirten Özvar, bu yıl açılan yapay zeka ve dijital teknolojiler temelli programlara işaret etti.
“Yükseköğretim Kurulu bildiğiniz üzere bilişim ve yapay zeka temelli 17 farklı tür program inşa etti. Paydaşlarımızla özel sektörde, kamu sektöründe, sahanın en büyükleriyle, en etkinleriyle bir araya gelerek uzun süren istişareler neticesinde bu programları kurduk.” İfadelerini kullanan Özvar, şöyle devam etti:
“Vakıf üniversitelerimizin de eskiyen modelleri değiştirerek dünya iş gücü piyasalarının dinamizmini dikkate alacak ve mezunlarımıza saygın iş imkanları temin edecek programlar üzerine düşünmeye başlaması gerekmektir. Yükseköğretim Kurulu olarak vakıf üniversitelerimizle bu konuda çalışmaya hazırız. Biz iletişimi gerçekten seviyor ve değişiyoruz. Bu konuda bütün vakıf üniversitelerimize kapımızın açık olduğu, bu konudaki bilgi birikimi paylaşmaya hazırız”.
“Türk yükseköğretimi artık bir üst ligdedir”
Özvar, uluslararasılaşmada Avrupa ülkelerinin Türkiye ile rekabet etmek için öğrenim ücretlerini düşürdüklerini söyledi.
Özvar, “Her ülke daha fazla uluslararası öğrenci çekebilmek adına bilhassa öğrenim maliyetlerinde mümkün olduğu kadar tenzilata gitmektedir. Artık Türkiye yükseköğretim kurumları vakıf üniversiteleri dahil artık bir üst ligdedir. Dolayısıyla bu üst liglerin gereğini mutlaka düşünmek ve yerine getirmek zorundadır. Biz Yükseköğretim Kurulu olarak sadece devlet üniversiteleri değil ama aynı zamanda vakıf yükseköğretim kurumlarında da uluslararası öğrenci hareketliliğinde her türlü desteği bugüne kadar verdiğimiz gibi bundan sonra da vermeye devam edeceğiz” dedi.
-Vakıf üniversitelerine öğrenim ücreti uyarısı-
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, Türk öğrencilerin öğrenim ücretleriyle ilgili dikkatin uluslararası öğrenciler için de gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
Zaman içinde maliyet artışlarının yaşandığını ve bunun vakıf yükseköğretim kurumları üzerinde bir baskı oluşturduğunu bildiklerini ifade eden Özvar, şöyle dedi:
“Fakat, vakıf yükseköğretim kurumlarının kâr amacı güdemeyeceklerine ilişkin mevzuat düzenlenmesi de dikkate alındığında, bu maliyetlerin üniversite yönetimlerince verilen taahhütlere güvenerek tercihte bulunan öğrencilere yüklenmesi eğitim-öğretimin sürdürülebilirliği ve kurumlarının güvenirliliği gibi ilkeleri olumsuz yönde etkilemektedir. Her koşulda, öğrencilerin mağdur edilmemesi hepimizin birinci önceliği olmak zorundadır. Yükseköğretim sistemimizin uluslararası saygınlığına ve uluslararasılaşma hedefimize zarar verecek her türlü gelişmeyi Yükseköğretim Kurulu olarak hassasiyetle ele aldığımızın bilinmesini isterim.”.
“İstihdama duyarlılığı azalan bölümler vakıf üniversitelerinde de dönüştürülecek”
Özvar, mezunlarına iş gücü piyasalarında saygın ve tatmin edici imkanlar sağlamayan programların açılışına izin vermediklerini belirterek, “Bu tür programları, bölümleri, hatta daha büyük akademik birimleri açma talebi ile bize gelinmemesini rica ediyoruz. Bilinmesini rica ederim ki değişen teknolojiler sebebiyle önemini yitirmiş programların dönüşümü sadece devlet üniversiteleri ile sınırlı değildir. Bu süreç vakıf üniversitelerimiz için de geçerlidir. Sözünü ettiğimiz türden programlara verilen kontenjanlar peyderpey düşürülecektir.” dedi.
“Hisarcıklıoğlu: Yükseköğretim Kurulunun kültüründe kararların iş birliği ile alınması var”
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise sektörle uyumlu ve iş birliği içinde karar almanın Yükseköğretim Kurulunun kültüründe olduğunu vurguladı. Hisarcıkloğlu, “Hem ulusal hem de uluslararası alanda rekabetin giderek arttığı bir dönemde, üniversitelerimizin küresel düzeyde daha güçlü bir konum elde etmesi için hep birlikte çalışmalıyız. Bu toplantılar, sektörün ihtiyaçlarını ve karşılaştığı sorunları birlikte ele almak, çözüm önerileri geliştirmek için çok önemli bir fırsattır.” dedi.