SİNOP, AYANCIK..!
İlçe müdürü müsün külhanbeyi misin?
İlçe müdür vekili olan zat bir meslektaşına hem de bir kadın meslektaşına mobing, dayatma, tehditle baskı uyguluyor. Zorbalık o dereceye ulaşıyor ki, kadın meslektaşımız ambulansla sağlık kurumuna götürülmek zorunda kalıyor.
Şube müdürümüz yaşadıkları sonucunda ilçe müdürü hakkında şikayette bulunuyor, fakat soruşturma neticesinde zorbaya değil mağdura yer değişikliği öneriliyor.
Bu ilk olayı değil tabii ki; yine bir kadın memurumuz, kendisine uygulanan mobing ve tehditten dolayı adli ve idari hakkını kullanıyor ve hatta mahkeme şahıs hakkında 30 günlük tedbir kararı alıyor.
Fakat ne hikmetse bu hadisede de zorbaya değil mağdura görev yeri değişikliği öneriliyor.
Anlamak mümkün değil!
Bir diğer gariplik de dernek, vakıf, cemiyet görünümlü çeteler tüm bu hadiselerden sonra zorbaya sahip çıkıyor, boy boy görüntü veriyorlar. Adeta “Mekanın sahibi biziz kardeşim, ne dersek o olur” dercesine racon kesiyorlar!
Bu cüreti nereden, kimden buluyorlar?
Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin’e sesleniyorum:
MEB teşkilatlarını yönetme hadsizliğini gösteren dışarıdan yapılara neden müsaade ediliyor? Kurumlarımızı ve devletin makamlarını babalarının çiftliği gibi gören ve mirasyedi hovardalar gibi arsızca hareket eden bu tiplere ne zamana kadar tahammül edilecek?
Bir yöneticinin sadakat göstereceği tek yer Devlettir. Devletten başka yapılara sadakat gösterten ve biat eden hiçkimse devletin memuru değil, o yapıların emir eridir.
MEB teşkilatı böylesi ayrık otlarından temizlenmelidir.
Ayancık Kaymakamlığı, Sinop Valiliği ve MEB’i çalışma huzurunu katleden bu gereksizlere karşı gerekli tedbiri almaya davet ediyorum.
Talip Geylan
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı