MEB Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından hazırlanan kitabın sunuş bölümünde Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in değerlendirmelerine yer verildi. 22 yıldaki eğitim seferberliğine değinen Tekin, "Bakanlığımız, eğitimi ülkemizin sadece maddi refahını artıran zaruri bir yatırım alanı olarak değil, geleceğimizi teminat altına alan, kültürel ve toplumsal varlığımızın ihyasını sağlayan dinamik ve süreklilik arz eden bir alan olarak kabul etmektedir. Bu itibarla çalışmalarımızı, hizmetlerimizden etkilenen tüm kesimlerle istişare ederek Bakanlığımızın kuruluş amacına uygun şekilde geliştirme arzusunda ve gayreti içindeyiz." ifadelerini kullandı.
"Evrensel düzeyde kabul gören bilimsel ve pedagojik ilkelere haiz hem de millî bir maarif bilinciyle yapılandırılmış kapsamlı bir eğitim sistemi ile geleceğin inşasını amaçlıyoruz." diyen Bakan Tekin, bu yaklaşımla cumhuriyetin ikinci asrında Türkiye Yüzyılı'nın aynı zamanda eğitimin yüzyılı olarak belireceğine inancının tam olduğunu ifade etti.
Tekin, şu değerlendirmede bulundu: Türkiye yüzyılı hedefimiz sadece bir ufuk değil, aynı zamanda bu aziz vatanın her bireyinin geleceğine dair güçlü bir taahhüttür. Yeni eğitim yaklaşımımızla, teknolojik hamlelerimizle ve demokratikleşme adımlarımızla bu taahhüdü yerine getiriyoruz. Eğitime yaptığımız her yatırımla, hayata geçirdiğimiz her projeyle Türkiye Yüzyılı hedefimize biraz daha yaklaşıyoruz. Ekonomide, savunmada, eğitimde, teknoloji altyapısında 22 yıl öncesiyle kıyas dahi edilemeyecek bir Türkiye'de yaşıyoruz. Dünümüzden güç alarak geleceğe yön verdiğimiz bu yolculukta yer alan mihenk taşlarını titizlikle ele alan Geleceğin İnşası: Eğitim 2002-2024 başlıklı bu eser, cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında eğitim sistemimizi güçlendirme kararlılığımızın bir yansımasıdır. Bu kıymetli çalışma; eğitim alanında politika belirleyicilere, akademisyenlere, öğrencilere ve eğitimin tüm paydaşlarına önemli bir kaynak sunmaktadır."
Eğitimdeki niteliksel gelişmelerin sayısal verilerle işlendiği kitapta 2002-2024 yılları arasında özellikle eğitimin demokratikleşmesi ile eğitime erişim ve katılımın önündeki engelleri kaldıran çalışmalar yer alıyor. Buna göre meslek liseleri önündeki en büyük engel olan katsayı uygulaması, başörtüsü yasağı gibi eğitim sistemindeki antidemokratik uygulamalara son verildi, eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmek için çok yönlü sosyal politikalar hayata geçirildi. Ayrıca 22 yıl içinde müfredat değişiklikleri, seçmeli ders uygulamasına geçiş, inanç özgürlüğünün sağlanması, zorunlu eğitimin 8 yıldan 12 yıla çıkarılması (4+4+4 düzenlemesi), öğrenci meclisleri ve temsilcilikleriyle yönetime katılımın sağlanması gibi eğitimde fırsat eşitliğini güçlendiren politikalar geliştirildi.
OECD'nin 2023 Eğitim Politikası Perspektifleri Raporu'na da atıfta bulunan kitapta, Türkiye'nin, 2011-2019 yılları arasında eğitim kurumlarına harcanan bütçenin gayrisafi millî hasıladaki oranını en fazla artıran OECD ülkesi olduğuna işaret edildi.
22 yıllık eğitim serüveninde okul sayısı 43 binden 75 bine yükseldi
Millî Eğitim Bakanlığının son 22 yılda geliştirdiği politikalardan hayata geçirdiği proje ve uygulamalar kadar niceliksel artış ve niteliksel gelişimin de önem arz ettiğine vurgu yapılan kitapta, resmî kayıt ve istatistiki verilere göre 2002 yılından itibaren eğitimde sağlanan gelişmeler ortaya kondu.
Buna göre, 2002-2003 eğitim öğretim yılında örgün eğitimdeki 43 bin 696 okul sayısı 2023-2024 eğitim öğretim yılında 75 bin 467'ye yükseldi.
Derslik sayısı 367 binden 743 bine çıktı
Örgün eğitimde 2002-2003 eğitim öğretim yılında 367 bin 145 derslik sayısı 2023-2024 eğitim öğretim yılında 742 bin 829'a çıktı.
Öğretmen sayısı 540 binden 1 milyon 200 bine yükseldi
2002-2003 eğitim öğretim yılında resmî okullardaki 540 bin 433 öğretmen sayısı, 2023- 2024 eğitim öğretim yılında 1 milyon 186 bin 433'e yükseldi. Okul başına düşen öğrenci sayısı 2002-2003 eğitim öğretim yılında ilköğretimde 294, ortaöğretimde 399 iken 2023-2024 eğitim öğretim yılında ilkokulda 224, ortaokulda 282, ortaöğretimde 378'e düştü.
Derslik başına düşen öğrenci sayası 36'dan 23'e indi
Bir dersliğe düşen öğrenci sayısı; 2002-2003 eğitim öğretim yılında ilköğretimde 36, ortaöğretimde 30 iken 2023-2024 eğitim öğretim yılında ilköğretimde 23, ortaöğretimde 22'ye indi.
Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı; ilkokulda 18'e, ortaokulda 14'e, lisede 12'ye indi
Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ise 2002-2003 eğitim öğretim yılında ilköğretimde 28, ortaöğretimde 18 iken 2023-2024 eğitim öğretim yılında ilkokulda 18, ortaokulda 14, ortaöğretimde 12'ye geriledi.
Okullaşmada kitleselleşme
Okul öncesi eğitim 5 yaş grubunda okullaşma oranı 2002-2003 eğitim öğretim yılında yüzde 11,7 iken 2023-2024 eğitim öğretim yılında ise net yüzde 84,26'ya yükseldi.
İlköğretimde okullaşma oranı 2002-2003 eğitim öğretim yılında net yüzde 90,98 iken 2023-2024 eğitim-öğretim yılında ise net yüzde 95,65'e çıktı.
Ortaöğretimde okullaşma oranı 2002-2003 eğitim öğretim yılında net yüzde 50,57 iken 2023-2024 eğitim-öğretim yılında ise net yüzde 87,97'ye yükseldi.
Öğrencinin ait olduğu eğitim kademesine bakılmaksızın hesaplanan yaş gruplarına göre net okullaşma oranı ise 2023-2024 eğitim öğretim yılında 5 yaş grubunda yüzde 86,24, 6-9 yaş grubunda yüzde 98,61, 10-13 yaş grubunda yüzde 98,32, 14-17 yaş grubunda ise yüzde 91,25 olarak gerçekleşti.
4 milyar 250 milyon ders kitabı ücretsiz olarak dağıtıldı
Son 22 yılda yaklaşık 4 milyar 250 milyon ders kitabı ücretsiz dağıtıldı. 2024-2025 eğitim öğretim yılında da bu kapsamda yaklaşık 180 milyon ders kitabı öğrencilere ücretsiz ulaştırıldı.
FATİH Projesi kapsamında okullara hızlı, güvenli ve kesintisiz internet erişimi için fiber altyapının sunulması çalışmaları yürütüldü. Bu kapsamda 2015 yılından bugüne kadar yaklaşık 12 bin 500 okula yüksek güvenlikli geniş bant fiber internet erişimi sağlandı. Bu sayının 18 bine ulaşması için yeni bir protokol imzalandı.
Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı ve köklü müfredat değişikliği
"Köklerden Geleceğe" vurgusuyla "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Öğretim Programı" geliştirildi. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli", eğitimin sadece tek yönlü bilgi aktarımından ibaret olmadığını, bilakis bireylerin ve toplumların gelişiminde vazgeçilmez bir rol oynadığını ifade ediyor. Bu model; çağın ihtiyaçlarına uygun, esnek ve yenilikçi eğitim sistemleri oluşturarak akademik bilgiyle muhafız, millî ve manevi değerlere sahip ve "erdem-değer-eylem" ve becerilerle donatılmış yeni bir nesil yetiştirmeyi hedefliyor.
2002 yılından itibaren eğitimde sağlanan gelişmelere niteliksel açıdan bakıldığında ise çok kapsamlı ve çok boyutlu sonuçlara ulaşıldı. Bütüncül bir bakış açısı ile yaklaşıldığında, eğitim kalitesini artırmak için Millî Eğitim Bakanlığı, çalışmalarını öğretimin niteliğini, öğretmenin toplumsal saygınlığını ve okulların itibarını ve etkinliğini artırmak temel prensipleri üzerine kurguladı.
Cumhuriyet tarihinde bir ilk: Öğretmenlik Mesleği Kanunu
Öğretmenlik mesleğinin yalnızca Devlet Memurları Kanunu'yla düzenlenmiş olması ve öğretmenlik mesleğinin gerekleri ve itibarı açısından sürdürülebilir olmaması sebepleriyle kapsamlı bir meslek kanunu düzenlenmesine ihtiyaç duyulduğundan öğretmenlik mesleğinin "özel ihtisas mesleği" olduğunu güvence altına almak amacıyla 14.02.2022 tarihli Resmî Gazete'de Öğretmenlik Meslek Kanunu yayımlandı. Bu Kanun ile öğretmen atamaları, mesleki gelişimleri ve kariyer basamaklarına ilişkin düzenlemeler için yasal zemin hazırlandı, böylece öğretmenlerin mesleki gelişimlerinin sürekli desteklenmesini sağlamanın yanı sıra kariyer basamaklar ile öğretmenlere "uzman öğretmenlik" ve "başöğretmenlik" gibi ünvanlar sunarak meslekte ilerleme fırsatları yaratıldı.
Öğretmenlerin meslek öncesi yetiştirilmelerinden, mesleğe girişleri, meslek içinde ilerlemeleri, sürekli mesleki gelişimleri ile hak, ödev ve sorumlulukları gibi birçok hususları düzenleyen öğretmenlik mesleğine özgü 7528 sayılı Öğretmenlik Mesleği Kanunu ise, 18.10.2024 tarihli 32696 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Söz konusu Kanun ile öğretmenlerin statülerini güçlendirmek, mesleki gelişimlerini ve kariyer ilerlemelerini desteklemek amaçlandı. Kanun ile öğretmenlerin hak, ödev ve sorumlulukları ilk defa kanun düzeyinde belirlendi ve öğretmenlik kariyer basamakları süreci yeniden düzenlendi, bu düzenleme ile Türkiye'de eğitim kalitesinin uzun vadeli artmasında önemli bir adım atıldı.
TIMSS'TE Türkiye rekoru
TIMSS 2023 raporuna göre Türkiye'nin 4'üncü sınıf düzeyinde fen bilimleri ortalama performansı TIMSS 2011 döngüsünden itibaren artış göstererek TIMSS 2023'te ortalama fen bilimleri puanını TIMSS 2019'a göre 44 puan arttırdı, böylece 494 olan uluslararası fen bilimleri ortalamasını geçerek puanı en yüksek olan ilk 5 ülke arasına girdi. Sonuç olarak Türkiye, TIMSS 2023'te 4. sınıf fen bilimleri alanında 570 ortalama puanı ile 58 ülke arasında 4'üncü sıraya yerleşti. Bu kategoride OECD ülkeleri arasında ise Güney Kore'den sonra 2'nci sırada yer almış, yine bu alandaki puanıyla tüm Avrupa ülkelerinin de üzerinde performans göstererek birinci sıraya yerleşti.
Kitap 15 bölümden oluşuyor
Millî Eğitim Bakanlığının; 2002-2024 yılları arasındaki değişim, dönüşüm ve gelişim yolculuğunu irdeleyen "Geleceğin İnşası: Eğitim 2002-2024" adlı kitap 15 bölümden oluşuyor.
Her bölümün kendi özelinde bir giriş ile başladığı eserde, ilgili bölümün ulusal ve uluslararası politika belgelerindeki yeri incelenerek ilgili alan yazın kapsamında taraması yapıldı. Eserde, her bölüme ilişkin konular çeşitli istatistiklerle desteklendi. Eserin hazırlanmasında Bakanlığın ilgili birimlerinin, üniversitelerden akademisyenlerin, sahada görev yapmakta olan öğretmen ve yöneticilerin görüş ve önerilerine de başvuruldu.
Eğitimde büyük dönüşüm
Ekonomik ve toplumsal kalkınma için ülkelerin sahip oldukları beşerî hazinenin büyük bir önem taşıdığına işaret edilen eserde, eğitimin beşerî hazineyi şekillendirmek ve niteliğini artırmak için ülkelerin sahip olduğu en etkin araç olarak görüldüğüne vurgu yapıldı. Bu bağlamda, Türkiye'de eğitimin 2000'li yıllarda tarihî bir dönüşüm sürecine girdiği, bu süreçte Bakanlığın son 22 yılda gerçekleştirdiği niceliksel ve niteliksel boyutlardaki yatırım ve reform ataklarının eğitime erişim ve eğitimde fırsat eşitliğinin artırılması adına önemli kazanımlar sunduğu belirtildi.
Kitapta özellikle "eğitimde demokratikleşme, fırsat eşitliği ve kapsayıcı politikalar yoluyla eğitimin toplumsal kalkınmaya katkısını artırma" yolundaki çalışmaların bu sürecin mihenk taşları olduğu belirtildi.
"Türk Millî Eğitim Sistemi", "Sayılarla Eğitim", Öğretim Programları ve Kalite Uygulamaları", "Eğitimin Demokratikleşmesi ve Fırsat Eşitliği", "Eğitimin Finansmanı ve Bütçe", "İnsan Kaynakları ve Öğretmen İstihdamı", "Eğitim Yatırımları ve Fiziki Altyapı", "Mesleki Eğitim", "Hayat Boyu Öğrenme", "Öğrenci Destek ve Sosyal Yardım Hizmetleri", "Afet ve Kriz Dönemlerinde Eğitimin Çalışmaları", "Ölçme ve Değerlendirme Süreçleri ile Eğitim Kademeleri Arasındaki Geçiş", "Projeler ile Bilimsel, Sosyal, Kültürel, Sanatsal ve Sportif Faaliyetler", "Teknolojik Altyapı ve Teknolojinin Eğitimde Kullanımı" ile "Üst Politika Belgelerinde Eğitim" başlıklarının detaylıca incelenerek ele alındığı eser, Türkiye'nin son çeyrek asırda eğitim alanında göstermiş olduğu gelişim, dönüşüm ve ilerleme sürecinin rehberi niteliğini taşıyor.
"Geleceğin İnşası: Eğitim 2002-2024" adlı esere "https://sgb.meb.gov.tr/gelecegininsaasiegitim/" internet adresinden ulaşılabilir.
Ayrıca esere ilişkin görüş ve öneriler "https://sgb.meb.gov.tr/www/eposta_gonder.php" internet adresinden iletilebilir.