Öğretmen atamalarındaki son durum, Türkiye Kamu Sen’in düzenleyeceği kamu personel rejiminin detayları, mülakatın kaldırılması talebi, üniversite ve üniversite çalışanlarının sorunları gibi pek çok başlık hakkında açıklama yapan Genel Başkan Geylan, 2025 yılının “Aile Yılı” ilan edilmesinden dolayı öğretmenlerin ve üniversite idari personelinin tayin/ nakil sorunun da çözülmesini istedi.
Enflasyon farkı maaşlara aylık olarak yansıtılmalıdır!
Enflasyon farkı maaşlara aylık olarak yansıtılmalıdır! pic.twitter.com/wSFyHelpxP
— Türk Eğitim Sen (@turkegitimsen) January 29, 2025
Mülakat kamunun tüm alanlarından kökten kaldırılmalıdır!
Mülakat kamunun tüm alanlarından kökten kaldırılmalıdır! pic.twitter.com/vrGPJfDA7B
— Türk Eğitim Sen (@turkegitimsen) January 29, 2025
Diplomaya bağlı alan değişikliği işlemlerinin, tüm branşları kapsayacak şekilde ve bunun da bir periyot çerçevesinde yapılması uygun olacaktır. MEB'e yakışan da bu talebi hayata geçirmektir.
Diplomaya bağlı alan değişikliği işlemlerinin, tüm branşları kapsayacak şekilde ve bunun da bir periyot çerçevesinde yapılması uygun olacaktır. MEB'e yakışan da bu talebi hayata geçirmektir. pic.twitter.com/WnjB6Exy8h
— Türk Eğitim Sen (@turkegitimsen) January 29, 2025
Milli Eğitim Akademisi’nde verilecek eğitim; öğretmen yetiştirme sürecinin bir parçası değil, öğretmenlerin adaylık sürecinin karşılığıdır.
Milli Eğitim Akademisi’nde verilecek eğitim; öğretmen yetiştirme sürecinin bir parçası değil, öğretmenlerin adaylık sürecinin karşılığıdır. pic.twitter.com/RYbZmBUt0n
— Türk Eğitim Sen (@turkegitimsen) January 29, 2025
Milli eğitim teşkilatımızın bu güçlü potansiyelini, muhtemel afet ve acil durumlarda daha verimli kullanabilmek için AKUB’un daha kurumsal bir hüviyete kavuşturulması mutlaka sağlanmalıdır.
Bolu’daki yangın faciası, afet, acil durum ve tehlike anlarında kurtarma ve organizasyon kabiliyetinin ne kadar önemli olduğunu adeta gözlerimize soktu.
— Talip Geylan (@TalipGeylan06) January 29, 2025
Yaklaşık 18 milyon öğrencimizin okuduğu 55 bin civarında okulumuzda da bu anlamda ciddi tedbirlerin alınması çok mühim bir… pic.twitter.com/O3A1MmpzYi
MEB AKUB’u kurumsal bir hüviyete kavuşturmalıdır!
Bolu’da otel yangınında hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyerek konuşmasına başlayan Genel Başkan Talip Geylan, “Bolu’da meydana gelen acı olay tüm milletimizi yüreğinden yaraladı. Kar altında, buz gibi havada cehennemi yaşadılar. Ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum. 78 kişinin can verdiği yangın felaketinde soruşturma sürüyor. Yangına sebep olanlar mutlaka adalet önünde hesap verecektir. ” dedi.
Genel Başkan Geylan sözlerine şöyle devam etti; “Bilindiği gibi ülkemizde meydana gelebilecek acil durum, afet ve olağan dışı durumlarda müdahale ekiplerine etkin ve hızlı destek sağlamak amacıyla; İl Milli Eğitim Müdürlükleri İş Sağlığı ve Güvenliği birimleri bünyesinde gönüllü öğretmen ve personelden oluşan Milli Eğitim Bakanlığı Arama Kurtarma Ekibi (MEB AKUB) kurdu. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı’nın AKUB’u biraz daha kurumsallaştırarak sahaya yayması daha uygun olacaktır. Çünkü ülkemizde deprem kuşağında yer aldığı için her zaman hazırlıklı olunmasında önemli fayda var. Öncelikli olarak bu tür afetlerde okul/kurumlarda alınacak tedbirlere yoğunlaşılması gerekiyor. MEB AKUB’u kurumsal bir hüviyete kavuştursun ki; 56 bin okulumuzda bir afet veya acil durumu olduğunda, müdahale edebilecek donanımda, yetkinlikte personel hemen hazır bulunsun.” diye konuştu.
11 Şubat 2025 tarihinde Türk ve Türkiye Yüzyılı için Kamu Personel Rejimi paneli düzenliyoruz.
Türkiye Kamu Sen’in Şubat ayında gerçekleştireceği kamu personel rejiminin detaylarını anlatan Genel Başkan Geylan, “Türk Kamu Personel Sisteminin temelini oluşturan 657 sayılı Kanun, 1965 yılında kabul edilmiş, mali hükümleri ise 1970 yılında yürürlüğe girmiştir. Ancak 60 yıla yakın süredir uygulanan bu sistem, değişen şartlar altında eski kalmıştır. Uzun yıllardır kamuda ücret sistemi karmaşık bir hal almış, kamu görevlileri mali haklarını dahi bilgi sahibi olmayacak hale gelmişlerdir. Atama, sicil, yer değiştirme, terfi gibi birçok konuda ise ciddi sorunlar yaşanmaktadır. İşte Türkiye Kamu Sen bu eksiği gördüğü için Kamu Personel Rejimi nasıl olmalı?, Neler hedeflemeli? Noktasından yola çıkarak bir rapor hazırladık.
Yeni bir Kamu Personel Rejimi için elimizi taşın altına koyduk, bütün imkân ve birikimimizle geleceğimizi şekillendirecek bir personel rejiminin kapılarını araladık. Geleceğe umutla bakan bir kamu çalışanı için, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına uygun bir değişim gerekmektedir. Bu kapsamda yaptığımız çalışmayı temel ilkeler, amaçlar ve yapılması gerekenleri şu şeklinde belirledik;
Liyakat, devlete sadakat, statü hukuku, görevde ve emeklilikte refah, temel prensiplerimiz oldu. Bu temel ilkelerimizden yola çıkarak,
- Atama, görevde yükselme, tayinlerde liyakat esaslı bir yapıya geçilmesi, mülakat sisteminin kaldırılması, yazılı sınava öncelik verilmesi,
- Devlet memurlarının statü hukukunun korunması, sözleşmeli personel çalıştırma kanununun asıl istihdam politikası haline getirilmemesi, kamuda güvencesiz istihdamın kaldırılması, devletin asli ve sürekli görevleri güvenceli ve kadrolu personel eliyle yapılması,
- Temel ücret düzenlemesine geçilmesi, kamuda tüm personelin görevlerine, eğitim durumlarına ve niteliklerine uygun adil bir ücret almaları sağlanması için kapsamlı bir rapor hazırladık.
Raporumuzu kamuoyuyla paylaştıktan sonra hem parlamentodaki karar vericilere hem de siyasi partilerimizin temsilcilerine ileteceğiz.” ifadelerini kullandı.
2024 KPSS’ye giren ve yüksek puan alarak atama bekleyen genç meslektaşlarımız da umuyoruz 1,5 yıl beklemek durumunda kalmazlar.
Eğitimin en büyük sorunlarından birisinin ücretli öğretmenlik uygulaması olduğunu kaydeden Genel Başkan Geylan, “Valiliklerden sendikamıza gelen bilgilere göre, bu öğretim yılında 74 ilde 76 bin 888 ücretli öğretmen görevlendirildi. 71 ilde norm kadro ihtiyacı ise 87 bin 623’dür. Yani bu sayılar yıl gerçekleşen 20 bin atama ihtiyacının çok üstündedir. Her zaman söylüyoruz; eğitimin en önemli unsuru öğretmendir. Sınıflarımızda öğretmen olacak! Öğrenciler öğretmensiz kalmayacak! Dolayısıyla yapılması gereken en az ücretli öğretmen sayısı kadar öğretmen atanmasıdır. Bakınız, öğretmen adaylarımız 2024 KPSS’ye göre atama takvimini bekliyor. Çünkü 2023’e göre atanan öğretmenlerimiz daha yeni göreve başladı. 2024 KPSS’ye giren ve yüksek puan alarak atama bekleyen genç meslektaşlarımız da inşallah 1,5 yıl beklemek durumunda kalmazlar. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan beklentimiz, atama takvimini bir an önce duyurması ve öğretmenlerimizin 1 Eylül’de görevlerine başlayacakları şekilde süreci başlatmasıdır.” diye konuştu.
Yargı süreci beklenmeden mülakat mağduru öğretmenlere ek yerleştirme yapılsın!
20 bin öğretmen atamasında mülakat sonucunda kontenjan dışına çıkarılan öğretmenlerimizin büyük mağduriyet yaşadığını belirten Genel Başkan Geylan, bu öğretmenlerimize ek yerleştirme hakkı tanınması gerektiğini belirtti. Yargı süreci beklenmeden bir an öce ek yerleştirme ile 1500 civarındaki mağduriyet yaşayan öğretmenimizin atanmasının gerçekleşmesi gerektiğini kaydeden Geylan, “Daha fazla zaman kaybedilmeden bu öğretmenlerimize ek atama hakkı verilsin” dedi.
Aile Yılı, ‘2024 Emekli Yılı’ gibi sözde kalmasın!
Aile birliğini sağlamanın hem Anayasanın hem de kültürümüz ve itikadımızın gereği olduğuna dikkat çeken Genel Başkan Talip Geylan, “Öğretmenlerimizin mazeret tayin başvuruları sonuçlandı. Ancak birçok öğretmenimizin talebi karşılık bulmadı. Aile birliğini sağlamak hem Anayasanın hem de kültürümüz ve itikadımızın gereğidir. Dolayısıyla Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrıda bulunuyoruz; özellikle eş durumu mazeretinden dolayı tayin talepleri karşılanamayan meslektaşlarımızı aileleriyle buluşturun, çocuklarımıza anne ve babalarıyla birlikte yaşama hakkını kazandırın. Aile Yılı, ‘2024 Emekli Yılı’ gibi sözde kalmasın! Aile yılının gereği olarak atılması gereken adımlar bir an önce hayata geçsin.” dedi.
Akademik zam Türk bilim hayatı ve Türk akademisinin geleceği için de çok önemlidir.
Bilim insanlarının ekonomik koşullarının mesleki onurlarına yakışır şekilde düzeltilmesi gerektiğini kaydeden Geylan, “Akademik zam çok önemlidir. Çünkü akademik zam meselesi Türk akademisi ve Türk bilim hayatının geleceğini de doğrudan etkilemektedir. Bugün maalesef lisans düzeyinde akademik olarak en başarılı öğrenciler bir meslek olarak “akademisyenliği” tercih etmiyor. Ekonomik getirisi daha fazla olan meslekleri tercih diyor. Oysaki doğru olan Türk akademisinin daha da gelişmesi için lisans düzeyinde akademik olarak en başarılı olan öğrencilerimizin bir meslek olarak akademisyenliği tercih etmesidir. Dolayısıyla hükümet akademik zam ile ilgili alacağı tedbiri bu yönden ele almalıdır.” şeklinde konuştu.
21. yüzyılda halen üniversitelerimizde liyakat sorununun çözülemediğini bildiren Geylan, “Doçentlik ya da profesörlük kadrolarında akademik yeterlilik sağlanmış olması yeterli değil. Üniversitelerimizde ayrım yapılmaksızın herkesin iş güvencesi sağlanmalı, akademisyenler ve çalışanlar yönetimin ya da rektörün inisiyatifine bırakılmamalıdır. Akademik yeterliliği sağlamış tüm akademisyenlere kontenjan sınırlaması olmaksızın kadroları verilmelidir.” dedi.
Üniversite idari personelin nakil sorunlarının ivedilikle çözülmesi gerektiğini kaydeden Genel Başkan Geylan, “Özellikle eş durumundan dolayı tayin hakkı vermemek demek, Anayasamızın 41. maddesini doğrudan ihlal etmek demektir. Dolayısıyla nakil sorunları çözülmelidir.” dedi.