Millî gücümüzle gökyüzüne iz bırakıyoruz. Millî gücümüzle gökyüzüne iz bırakıyoruz.

Oruç, DEM Parti TBMM Grup Toplantısı'nda, 6 Şubat depremlerinin ardından depremzedelerin kendi kaderine terk edildiğini, 600 binin üzerinde insanın konteynerlerde yaşamlarını sürdürdüğünü savundu.

Türkiye'nin bugün en yüksek enflasyona sahip ülkelerden biri olduğunu ifade eden Oruç, asgari ücrete yapılan zammın daha hesaplara yatmadan eridiğini, milyonlarca asgari ücretli ve emeklinin açlık sınırının altında yaşamaya mahkum edildiğini öne sürdü.

Eski milletvekillerine yazılacak trafik cezalarının hazineden ödeneceği yönündeki iddialara değinen Oruç, DEM Parti olarak bu yaklaşımı kesin dille reddettiklerini söyledi.

Suriye'de halkların kaderinin kapalı kapılar ardında değil, hep birlikte, adil ve eşit şekilde belirlenmesi gerektiğine işaret eden Oruç, "Suriye halklarının kurtuluşu herhangi bir etnik ve dini kimliğin hakimiyetiyle gerçekleşemez. Suriye'nin istikrar ve huzuru herkesin kendisini ait hissedebileceği yeni yapılanma modeliyle, bir demokratik Suriye ile mümkündür." dedi.

Oruç, herhangi bir etnik ve dini sınıfa bağlı olmadan demokratik Suriye Cumhuriyeti'ni inşa etmenin mümkün olduğunu belirterek, "Suriye'nin kuzey ve doğu yönetim bölgesine yönelik sürekli, 'Vuracağız, yok edeceğiz.' diyenlere sesleniyoruz. Bilgisayarda savaş oyunu oynadığınızı mı zannediyorsunuz siz?" ifadelerini kullandı.

Orta Doğu'da "egemenlerin" isminin değiştiğini ancak "halk düşmanlığının asla değişmediğini" vurgulayan Oruç, küresel güçlerin Gazze'de yeni etnik temizlik yaptıklarını, 7 Ekim'den bugüne 50 binden fazla insanın katledildiğini, Gazze'nin yüzde 70'inin yok edildiğini hatırlattı.

Gazze için tatil beldesi yapma hayali kuranların, "Ben satın alabilirim." diyenlerin bulunduğuna dikkati çeken Oruç, şunları kaydetti:

"Sanki çarşıdan turşu satın alıyorlar. Coğrafyamızdaki insanların, batılı emperyal güçler için inanın bir sinek kadar kıymeti yok. Bizi umursamıyorlar. Orta Doğulu insan ister Arap olsun, ister Kürt olsun, ister Türk olsun, ister Acem olsun, ne olursa olsun, onların umurunda değil kimin öldüğü. Sadece çıkarları onların umurunda ama insan, her canlı bizim umurumuzda. İşte biz o yüzden Orta Doğu barışını bu kadar savunuyoruz. İşte biz o yüzden Orta Doğu'da acil, büyük barış tesis edilsin istiyoruz; 'Barış için acele, çabuk. Elinizi taşın altına koyun ve bölgemizin topraklarını kanla değil, barışla yoğuralım.' diyoruz."

- "IKBY ziyareti"

Belediyelere terör örgütü mensuplarının yerleştirildiği iddiasıyla düzenlenen operasyonlara tepki gösteren Oruç, Van Büyükşehir Belediyesi'nde "siyasi darbe" gerçekleştirildiğini öne sürerek, bunu kabul etmediklerini söyledi.

Oruç, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın gelecek günlerde ülkenin kaderini değiştirebilecek, barışa giden yolu açabilecek "tarihi çağrı" yapmaya hazırlandığını ifade ederek, "Bu çağrıyı, Türkiye'de çatışmalarla şekillenen bir dönemi kapatıp barış ve demokrasiye duyarlı yeni bir sürecin kapısının aralanması için yapıyor." dedi.

İktidardan yürütülen sürece ilişkin yol haritası açıklamasını isteyen Oruç, DEM Parti heyetinin Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ziyaretlerine ilişkin bilgi verdi.

Grup toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Oruç, "İmralı'dan 15 Şubat'ta bir çağrı gelmesine ilişkin bir beklenti bulunduğunun" hatırlatılması üzerine, heyetlerinin IKBY ziyaretinin ardından çıkacak sonuçları İmralı'ya ileteceğini, bu ay içinde söz konusu çağrının gerçekleşebileceğini söyledi.

Çağrının içeriğine dair öngörüleri sorulan Oruç, "Kürt sorununun bugüne kadar devam eden çatışma ve şiddet yöntemiyle çözülmeyeceğine, bu sürecin hukuk ve siyaset zeminine taşınmasıyla ilgili bir çağrı olacağını düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.