Anayasa Mahkemesi İkinci Bölümü 18/7/2024 tarihinde, Eşref Bingöl (B. No: 2021/10332) başvurusunda Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkelerinin ihlal edildiğine karar vermiştir.

Olaylar

Bankadan aradığını belirtip kredi nedeniyle yapılan kesinti ve sigorta bedellerinin iade edileceğini söyleyerek hileli hareketlerle müştekiden menfaat sağladığı gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılan başvurucunun nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinden bahisle cezalandırılması talebiyle iddianame düzenlenmiştir. Gerek soruşturma evresinde gerekse duruşma devresinde başvurucu; dolandırıcılık eylemini gerçekleştirenin kendisi olmadığını, bilakis F.S. tarafından dolandırıldığını iddia ederek birtakım deliller toplanmasını talep etmiştir. Dava sonucunda mahkeme, başvurucunun atılı suçtan hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar vermiştir. Başvurucunun istinaf talebi reddedilerek hüküm kesinleşmiştir.

İddialar

Özel Hukuk Tüzel Kişileri Adli Yardım İmkânının Dışında bırakılamaz Özel Hukuk Tüzel Kişileri Adli Yardım İmkânının Dışında bırakılamaz

Başvurucu, ceza davasında cezayı azaltabilecek ya da ortadan kaldırabilecek olguların araştırılması talebinin reddedilmesi nedeniyle silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkelerinin ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

Mahkemenin Değerlendirmesi

Somut olayda mahkeme, müştekinin para yatırdığı hesap bilgilerini başvurucunun F.S. isimli arkadaşına verdiğine yönelik savunmasına karşılık “sanık savunmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu” şeklindeki gerekçe ile başvurucu hakkında mahkûmiyet kararı vermiştir.

Başvurucu, aşamalardaki beyanlarında eylemi gerçekleştiren kişinin F.S. olduğunu, F.S.nin kendisini de dolandırdığını ileri sürmüş; F.S.ye ait olduğunu iddia ettiği sosyal medya hesabını ve fotoğraflarını kolluk görevlilerine bildirmiş, ayrıca kamera kayıtlarının getirtilmesi gibi taleplerde bulunmuştur. Dahası başvurucu, duruşmada sırasında F.S.ye ait olduğunu ileri sürdüğü bir cep telefonu numarasını da mahkemeye bildirmiştir.

Bu delil ve talepler karşısında, adı geçen kişinin kimlik ve adres bilgilerinin tespiti hususunda soruşturma evresinde delillerin toplanması gerektiği hâlde Cumhuriyet başsavcılığı tarafından yeterli araştırma yapılmadığı görülmüştür. Bunun yanında başvurucunun anılan hususlarda ileri sürdüğü talepler mahkeme tarafından soyut gerekçelerle reddedilmiş ve başvurucu, iddia makamı karşısında dezavantajlı duruma düşürülmüştür. Bu koşullarda mahkemenin izlediği yöntemin silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkelerinin gereklerine uygun olmadığı açıktır.

Anayasa Mahkemesi, açıklanan gerekçelerle silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkelerinin ihlal edildiğine karar vermiştir.

Bu basın duyurusu Genel Sekreterlik tarafından kamuoyunu bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup bağlayıcı değildir.