İlk olarak Muş Vali Yardımcısı Mustafa Batuhan Alpboğa’yı ziyaret eden Bayram ardından Muş Merkez Mehmet Zafer Çağlayan İlkokul ve Ortaokulu’nu ziyaret ederek eğitim çalışanlarımızla bir araya geldi. hasbihâl ettik. Bayram, Hasköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Necdet Bozyel’i ardından kaza geçiren Hasköy İlçe Temsilcisi Halit Çevik’i ziyaret etti.

Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayram; Muş şube yönetim kurulu üyeleri, denetleme, disiplin kurulu üyeleri, ilçe, işyeri ve üniversite temsilcileri ile şube kadın komisyonlarının buluştuğu istişare toplantısına katıldı.

Erhan Bayram Muş’un ardından Diyarbakır’da istişare toplantısına katıldı. Toplantıda; Diyarbakır şube yönetim kurulu, denetleme ve disiplin kurulları, ilçe, işyeri ve üniversite temsilcileri, kadın komisyonu üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı.

Toplantılarda bir konuşma yapan Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayram, toplu sözleşme süreci ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.

2025-2026 yılarını kapsayan 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerinin ağustos ayında yapılacağını hatırlatan Bayram, Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen’in taleplerini sıraladı.

Vergi dilimi yüzde 15’e sabitlenmeli.

Kamuda uygulanan çarpık ücret politikalarına dikkat çeken Bayram, bu durumun düzeltilmesi için kurum içinde ve kurumlar arasında ortaya çıkan ücret dengesizliklerinin giderilmesi gerektiğini kaydetti.

Uygulanan vergi dilimi politikasıyla eğitim çalışanlarının yılın yarısından itibaren %20’lik vergi dilimine girdiğini ve bu nedenle maaşlarında düşüşler yaşandığını kaydeden Bayram, bu sorunun çözülmesi için %15’lik vergi dilimine esas gelir matrahının en az iki katına çıkarılması gerektiğini bildirdi.

Eğitim-Öğretim Ödeneği bir asgari ücret tutarında tüm eğitim çalışanlarına ödenmeli.

Bayram, “Her yıl eğitim-öğretim yılı başında ödenen Eğitim-Öğretime Hazırlık Ödeneği asgari ücret tutarında olacak şekilde ve hizmet sınıfı ayrımı yapılmadan MEB ve yükseköğretim personelinin tamamına ödenmelidir” dedi.

Ek ödemelerin tamamı emeklilik keseneği matrahına dahil edilmeli.

Kamu görevlilerinin emekli olduklarında maaşlarında ortaya çıkan düşüş nedeniyle mağdur olduklarını, bu nedenle emekli olmak istemediklerini hatırlatan Bayram, “Kamu görevlilerinin emekliliklerinde de mevcut ekonomik statülerini korumak için maaşlarının, ek ödemelerinin, ek derslerinin, fazla çalışma ücretlerinin tamamının emekli keseneği matrahına dâhil edilerek emekli maaşı hesaplamasına katılması için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır” diye konuştu.

Tüm kamu çalışanları sadece 4/A kadrosunda istihdam edilmeli.

Bayram, kamuda memur istihdam şeklinin 657 Sayılı DMK’nın 4/A maddesi gereği kadrolu olması gerektiğini de söyledi.

Ek zam bir zorunluluktur.

Kamu çalışanlarına 2024-2025 yılları için verilen zammın eridiğini, çalışanların kayıplarını telafi edemediğini kaydeden Bayram, “Mart ayında enflasyon yüzde 2,46 olarak gerçekleşirken, yıllık enflasyon da yüzde 38,10 seviyesinde oldu. Bu durum enflasyonun önümüzdeki süreçte daha da artacağın ortaya koymaktadır. Maaşlarda yaşanan erimenin önüne geçilmesi bir zorunluluktur. Bu noktada kamu çalışanlarına ek zam verilmeli, enflasyon farkı her ay maaşlara yansıtılmalı ve refah payı kalıcı hale getirilmelidir. Ayrıca kamuda 1. Derece kadroda görev yapan tüm yüksekokul mezunlarına 3600 ek gösterge verilmesi bir gerekliliktir” diye konuştu.

Yardımcı Hizmetler Sınıfında çalışan personelin bir defaya mahsus olmak üzere sınavsız GİH Sınıfına geçirilmesini isteyen Bayram, kamu görevlilerinin, isteği yoksa kadroları dışında çalıştırılmasının önüne geçilmesini de talep etti.

Ailelerin parçalanmasının önüne geçilmeli.

MEB tarafından özür grubu yer değiştirmelerinde eş durumu, sağlık özrü ve özel hayatı etkileyen nedenlere bağlı yer değiştirmeler kapsamında verilen hakkın, özür durumundan yer değiştirmek isteyen eğitim çalışanlarının beklenti ve ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğunu belirten Bayram, özür grubu yer değiştirmelerinde il emri ve ilçe emri uygulamalarının yapılmamasının büyük bir eksiklik olduğuna dikkat çekti. ”İl ve ilçe emri olmadığı için iller arası yer değiştirmeler sadece boş kontenjanlar ölçüsünde yapılmakta, ilde boş kontenjanın sınırlı olması halinde pek çok eğitim çalışanı yer değiştirememekte, böylece aileler parçalanmaktadır” diyen Bayram,  İl içinde de yer değiştirmek isteyenlere ilçe emri hakkının mutlaka verilmesini talep etti.

Mülakat torpile zemin yaratmaktadır.

Bayram İkramiyesi Kamu Çalışanlarının Da Hakkıdır Bayram İkramiyesi Kamu Çalışanlarının Da Hakkıdır

Mülakatın kamunun tüm alanlarından kaldırılması gerektiğini ifade eden Bayram, “Mülakat Türkiye gerçekleriyle örtüşmeyen bir yaklaşımdır. Torpili, kayırmacılığı ön plana çıkaran düşünce ve uygulamalardan uzak durulmalıdır. Bu noktada Yönetici Atama Yönetmeliği, sadece yazılı sınav puanına göre yönetici ataması yapılacak şekilde yeniden düzenlenmeli, öğretmen atamalarında mülakat kaldırılarak, sadece KPSS puan üstünlüğüne göre öğretmen alımı gerçekleştirilmelidir” diye konuştu.

En düşük akademisyen maaşı yoksulluk sınırının en az 2 katı olmalı.

Üniversitelerle ilgili önemli taleplerde bulunan Bayram, 50/d kadrosu ile ilgili yapılan geçici düzenlemenin genişletilerek, bütün birimlerde görev yapan akademik personelin atamalarının 33/a maddesine göre yapılmasını istedi.

En düşük akademisyen maaşının yoksulluk sınırının en az 2 katı olması gerektiğini bildiren Bayram, “Aksi halde akademik başarısı yüksek öğrenciler akademisyenliği tercih etmeyerek, daha fazla ücret alabilecekleri başka alanlara yönelecektir. Bu da eğitim hayatımızın geleceğini olumsuz etkileyecektir” dedi.

Akademisyenlerin ders ücretlerinin en az %100 oranında arttırılmasını gerektiğini de belirten Bayram, akademik yeterliliği sağlamış tüm bilim insanlarına kontenjan ve kadro sınırı olmaksızın unvanlarının verilmesini istedi.

13/b maddesi rektörlerin keyfi kullandığı bir düzenleme olmaktan çıkarılmalıdır.

Bayram, idari personel ile ilgili şu taleplere de kulak verilmesini istedi:

Tüm idari kadroların (fakülte sekreteri, daire başkanı, vb.) atamaları görevde yükselme sınavı ile yapılmalıdır.

Üniversitelerde 13/b maddesi uyarınca yapılan geçici görevlendirmelerde, personelin rızası bağlayıcı olacak şekilde kanuni düzenlemeler yapılmalı ve 13/b maddesi rektörlerin keyfi kullandığı bir düzenleme olmaktan çıkarılmalıdır.

Kurumlarda görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarının açılmasının zorunluluk haline getirilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

Üniversitelerde görev yapan idari personellere, üniversiteler arasında nakil ve becayiş (karşılıklı yer değiştirme) yapabilme hakkı tanınmalıdır.

Tüm bu temel talepleri 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerinde gündeme getireceklerini bildiren Bayram, “Kamu çalışanlarının kaybetmemesi için Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen yetkili olmalıdır” dedi.