GÜNDEM

İstanbul Bakırköy'de “Eşitlik Yolunda 90 Yıl” Söyleşisi

Eşitlik anlayışıyla çalışmalarına devam eden Bakırköy Belediyesi, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 90.yılında anlamlı bir söyleşi düzenledi. Bakırköy Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu’nun ve alanında başarılı birçok kadının katıldığı söyleşinin ardından Sunay Akın sahne aldı.

İSTANBUL (İGFA) - Bakırköy Belediyesi, her alanda eşitliğin sağlanması ve bu bilincin artırılması için çalışmalarını sürdürüyor. Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 90.yılı, Bakırköy’de anlamlı bir söyleşi ile taçlandı. Söyleşiye Bakırköy’ün ilk kadın Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu, Devlet Eski Bakanı Önay Alpago, Oyuncu Açelya Akkoyun ve Sosyolog Doç. Dr. Yonca Altındal konuşmacı olarak katıldı. Moderatörlüğünü Gözde Şeker’in üstlendiği söyleşide alanında uzman kadınlar deneyimlerini aktararak vatandaşlara ilham oldu. Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen buluşmaya çok sayıda vatandaş katıldı.

“Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında fırsat eşitliğini yakalayarak devam ederiz”

2024 yerel seçimlerinde seçilen 75 kadın belediye başkanından 34’ünün Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanları olduğunu hatırlatan Başkan Ovalıoğlu, Kolay bir mücadele değil. Kendi hayatımdan da örnek verecek olursak kadın beyin cerrahı olmak kolay değil. Ben ilk defa asistanlığa başladığımda, erkek egemen bir branş olduğu için ön yargılarla karşılaştım.  20 kişinin içinde 3 kadın asistandık.  Ancak ben ayrılırken bu sayı yarıya yaklaşmıştı. Yarısı kadın yarısı erkekti. Çünkü orada bir rol model olabildik. Ama bunun için kendi erkek meslektaşlarından daha fazla gayret sarf etmem gerekiyordu. İyi bir özgeçmişiniz olması, yeteneğinizin olması ve çok çalışmanız, çok daha fazla çalışmanız gerekiyordu. Yirmi beş yıl boyunca kamu kuruluşundaydım. Cerrahpaşa Tıp Fakültesini bitirdikten sonra çalışmaya başladım ve ben memnun olsam siyaseti düşünmezdim. Ama görüyorum ki siyaset tarafından alınan kararlar hayatımıza yön veriyor, şekil veriyor ve siyaset, bireysel çıkar aracı değildir. Siyaset bütün toplum için en iyi, en doğruyu eşit, adil, demokratik bir ortamda sunmak için oluşturulan politikaları gerçekleştirmek için bir araçtır. O araç doğru kullanılmalıdır. Kadın-erkek eşitliğine de eşit hizmet etmelidir. Umut ediyorum ki bunlardan sonra Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında fırsat eşitliğini yakalayarak devam ederiz diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“Bizi yetiştiren bu ülkeye biz borcumuzu ödüyoruz”

Bir kadın belediye başkanı olarak birtakım farklılıklar yaratması gerektiğini belirten Başkan Ovalıoğlu, “Yüzde 70'e yakın bir oy oranıyla burada halkımız teveccüh gösterdi, takdir etti ve bizi başkan seçti; kadın bir belediye başkanı oldu. Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir kadın belediye başkanı seçildi buraya. Şimdi burada yükümüz ağır, sorumluluğumuz yüksek. Biz nasıl beyin cerrahisinde bir rol model oluşturduysak aynı şekilde burada da yerel yönetimlerdeki eşit, kapsayıcı, katılımcı yönetim anlayışımızı burada uygulamak zorundayız. 31 meclis üyesinden 11'i kadın meclis üyesi. Kadın meclis başkan vekilimiz var. Kadın fen işleri müdürümüz var. İçerideki kendi organizasyon şemamızda da şirketlerimizin idarecisi genel müdürümüz bir kadın yönetici. Kendi içimizde de gelir gelmez hukuk tarafımızdan eşitlik birimimizi kurarak bu idareci ve karar verici noktalardaki yöneticilerimizi de seçerken buna uyum sağlamaya, eşitliğe fırsat vermeye çalıştık. Bunu da uygulamalarımızda teker teker hayata geçiriyoruz. Bizi yetiştiren bu ülkeye biz borcumuzu ödüyoruz” şeklinde konuştu.

“Hizmetlerimizi üstüne koyarak artırmaya devam edeceğiz”

Kadın erkek eşitliğinin sağlanması ve kadının üzerindeki yükleri hafifletmek için çalışmalar yaptıklarını söyleyen Başkan Ovalıoğlu, “Önceliği kadının üzerindeki yükü hafifletmeye vermemiz lazım. Kadının özgürleşebilmesi için üzerindeki yükü almamız lazım. Engelli bakım evi de ileri yaş için gündüz bakım evi de çocuklar için ister çocuk etkinlik merkezi deyin ister kreş deyin ister gündüz bakım evi deyin, her ne derseniz deyin. Bunlara biz de destek olmamız gerekiyor. Bütçemizi de bu şekilde doğru bir şekilde yaymamız gerekiyor. Ülkemizin şu an geldiği ekonomik koşul var, hepimizin evine değmiş durumda. Biz kadının yükünü hafifletelim, ne yapalım? Sekiz tane yuvamız var. Sekiz tane yuvamızı dokuza çıkaracağız. 110 kişilik kız öğrenci yurdumuz var. Yetmez, bir tane daha açacağız. Bunu da projelendirdik. Engelli merkezimizi önümüzdeki sene devreye sokacağız. Lise geçiş sınavlarına, üniversiteye hazırlık kurslarımız var. Üniversiteye hazırlık kurslarımız 70-80 öğrenci kapasiteli olarak hizmet vermeye devam ediyor. Yeter mi? Yetmez. Aynı zamanda lise geçiş sınavı içinde yine bir etüt merkezimizin de önümüzdeki haftalarda açılışını yapacağız. Onlara canla başla en iyi eğitimi vermek için çırpınıp duruyoruz ve biz yöneticiler olarak da bunları dertleniyoruz. Ben bunu dertleniyorum, onu söylemek isterim ve onun için, bunun derdiyle de ben daha fazlası ne yapabilirim? Bu etüt merkezinin insanların hayatını rahatlatacağını düşünüyorum. Spor okullarımız var, ücretsiz evde sağlık hizmetimiz var. Okullarımızın temizliğini sağlıyoruz. Ücretsiz mamografi desteğimiz sürüyor. 4 kadın bu sayede erken teşhis alarak tedaviye başladı. Bu hizmetlerimizi üstüne koyarak artırmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“Kısacası kadın siyasetçi sayısının artması gerekiyor”

Siyasette nezaket dilinin artması gerektiğini ifade eden Eski Devlet Bakanı Önay Alpago, “Avrupa'nın pek çok ülkelerinde Bakanlar Kurulu sayıları, parlamenter sayıları yarı yarıya olabiliyor. Milli Savunma Bakanı kadın olabiliyor, Adalet, Kültür, Eğitim ve Dışişleri Bakanı kadın olabiliyor ama biz de ona çizilen sınırlar, tıpkı rol modellerde olduğu gibi. Çözümleri, bedelleri, umutları, acıları kadınlar anlar. Elbette her işte olduğu gibi muhakkak okulunuzun, geniş bilginizin çok olması gerekiyor ama göreviniz bu konularda kadınlarla ilgili o yaşamsal zorlukların, sıkıntıların giderilmesi için çalışmak gerekiyor. Ülkemizde de fırsat eşitliği açısından bunlara dikkat edilmesi gerekiyor. Kısacası kadın siyasetçi sayısının artması gerekiyor” diye konuştu.

“Eşitliğimiz tartışılacak bir konu değildir”

Oyuncu Açelya Akkoyun, “Aslında fırsat eşitliği konuşulmaması bile gereken bir şey. Eşitliğimiz tartışılacak bir konu değildir. Hele buraya bir sanatsal bakış açısıyla baktığımızda bu işin kadını erkeği yok, insanı var.  Böyle baktığımızda da meseleye fırsat eşitsizliği ya da işte kadının ötelenmesi, öncelenmemesi ortaya çıkıyor” diye konuştu.
Sosyolog Doç. Dr. Yonca Altındal ise kadının hayatın her alanında olması gerektiğinin altını çizerek, “Medyada, siyasette, ailede, eğitimde, kamusal hayatın her yerinde kadınların olabilmesi gerekiyor. Buna da eşitlik demek doğru olmaz. Niteliksel anlamdaki bir görünürlüğe çok ciddi ihtiyacımız var” dedi.

Söyleşi programının ardından sahne alan Sunay Akın, Mustafa Kemal Atatürk’ün zorluklar içerisinde kurduğu Türkiye Cumhuriyetinde ayak izleri olan Türk kadınını tarihsel boyutlarıyla anlattı. Kültürlü, zeki ve güçlü cumhuriyet kadınının etkileyici hikâyelerine ortak olunan anlatım büyük ilgi gördü.

Program sonunda konuşmacılara ve katılımcılara teşekkür eden Başkan Ovalıoğlu, “Her zaman yaptığımız gibi çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. Açıkçası burada da umut ediyorum ki güçlü kadınlar, güçlü insanlara ve güçlü çocuklara ilham kaynağı olsun ve ülkemizde umudu yeşertmeye devam edelim” diyerek çiçek takdiminde bulundu.

{ "vars": { "account": "G-DWD9KP42D3" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }