Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen yıl Malezya ile Türkiye'nin diplomatik ilişkilerinin 60. yıl dönümünün idrak edildiğini anımsatarak iki ülke arasındaki dostluk ve kardeşlik bağlarının 500 yıllık köklü tarihinin bulunduğuna dikkati çekti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ecdattan yadigâr bu sağlam temel üzerinde bugün iki ülkenin her alanda mükemmel ilişkiler tesis ettiğini, iş birliğini kapsamlı stratejik ortaklık düzeyine çıkardığını belirterek Malezya Başbakanı Enver İbrahim ile ülkeler arasında yüksek düzeyli stratejik iş birliği konseyi kurulmasını kararlaştırdıklarını bildirdi.

İş dünyasının bu güçlü ortaklığın lokomotifi konumunda olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, üç kıtanın kesiştiği noktada yer alan Türkiye olarak, bölgede ve dünyada etkili iktisadi ve ticari ortaklıklar kurmaya büyük önem atfettiklerini kaydetti.

"Dünya ihracatından aldığımız payı ikiye katladık"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye ekonomisi, bölgemizdeki çatışmalara, savaşlara ve 2023 yılında yaşadığımız 'asrın felaketi' olan büyük depreme rağmen büyümesini sürdürüyor. Son 20 senede yıllık ortalama yüzde 5 dolaylarındaki büyüme oranını yakalayabilen az sayıda ülkelerden biriyiz. Son 20 yılda altyapıya 300 milyar dolara yakın yatırım yaptık. İhracatımız 20 yılda 20 kattan fazla arttı. Dünya ihracatından aldığımız payı ikiye katladık. Şeffaf, öngörülebilir ve yatırımcı dostu politikalarımız sayesinde son 20 yılda 270 milyar dolara yakın uluslararası doğrudan yatırım çektik." diye konuştu.

Türkiye'deki yabancı sermayeli şirket sayısının 6 binden 80 binin üzerine çıktığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, güçlü şekilde destekledikleri ve son 1,5 yıldır uygulanan ekonomi programının meyvelerini toplamaya başladıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'yi küresel güç merkezi yapana ve Türkiye Yüzyılı'nı inşa edene kadar durmadan, dinlenmeden sabırla çalışmayı sürdüreceklerini kaydetti.

"Yeni hedefimizi 10 milyar dolar olarak tespit ettik"

Bölgedeki merkezi konumu, 25 yılı aşkın süredir kaydettiği dış ticaret fazlası ve özellikle son dönemde artan doğrudan yabancı yatırımlarıyla Malezya'nın tüm dünyanın dikkatini çektiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin bu geniş potansiyelinden istifade etmek amacıyla ticaret ve yatırım alanlarında son yıllarda önemli yol katettiklerini söyledi.

Malezya ile 2015'te yürürlüğe giren serbest ticaret anlaşmasının tüm ASEAN bölgesinde bu türden ilk anlaşma olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu anlaşmanın kapsamının hizmetler, yatırımlar ve elektronik ticaret sektörlerini içerecek şekilde genişletildiğini, Malezya'nın ASEAN üyesi ülkeler arasında Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı hâline geldiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2015'te 1,7 milyar dolar olan ikili ticaret hacmini 2024'te 5 milyar doların üzerine çıkardıklarına işaret ederek, şöyle konuştu:

"Yeni hedefimizi bu ziyaretimizde ticaret dengesini de dikkate almak suretiyle 10 milyar dolar olarak tespit ettik. İkili iktisadi ve ticari ilişkilerin bir diğer önemli boyutu, şüphesiz karşılıklı yatırımlardır. Şunu memnuniyetle ifade etmek isterim; Malezya, 2023 yılında ASEAN ülkeleri arasında Türkiye'ye en fazla yatırım yapan ikinci ülke olmuştur. Malezya'nın ülkemizdeki yatırımlarının önemli kısmını, Khazanah Nasional bünyesindeki firmaların sağlık, ulaştırma ve enerji sektörlerimizdeki girişimleri teşkil ediyor. Ayrıca, gıda ve perakende sektörlerinde de çeşitli yatırımlar yapıldı. Müteahhitlik, otomotiv, gıda, elektrik ve elektronik ürünler ve helal sektörleri başta olmak üzere birçok alanda iş birliği potansiyelimizin geniş olduğuna inanıyorum. Büyük atılım içine giren yerli ve millî savunma sanayimiz, bugün ihtiyacımızın önemli kısmını karşılar hâle geldi. Bu kapasiteyi teknoloji transferi ve ortak üretim dâhil dost ve kardeş ülkelerle paylaşmaktan geri durmuyoruz."

"İki ülke el ele vererek inşallah bu fırsatları değerlendireceğiz"

Malezya'nın, Türkiye'nin özel önem ve öncelik verdiği ülkeler arasında olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, savunma sektöründe iş birliğinin meyvelerini toplamaya başladıklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün ASELSAN, HAVELSAN ve 100'ü aşkın personeli ile TUSAŞ başta olmak üzere savunma sanayi firmalarımız, Malezya'da başarılı işlere imza atıyor. Özellikle STM firmamızın Malezya Kraliyet Donanması için 3 korvet gemisi inşasını üstlenmesi, denizcilik alanındaki iş birliğimizin parlak geleceğini müjdeliyor." dedi.

İki ülke arasındaki iktisadi ve ticari iş birliğinin gelişmesinde doğrudan iletişim ve karşılıklı seyahatlerin çok etkili olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş konseyleri mekanizmasından azami fayda sağlanması gerektiğini söyledi.

Geçen yıl 62 milyonun üzerinde turistin ziyaret ettiği Türkiye'ye, Malezyalıların artan ilgisinin daha da teşvik edilmesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Geçtiğimiz yıl 100 bine yakın Malezyalı kardeşimizi ülkemizde ağırlamamıza imkân veren Türk Hava Yolları ve Malezya Hava Yollarının katkılarına özellikle değinmek isterim. Önümüzdeki dönemde karşılıklı uçuş sayılarının artırılmasının, beşeri ilişkilerde çarpan etkisi yapacağına eminim. Burada şunu özellikle vurgulamak durumundayım; Türkiye, stratejik coğrafi konumu, elverişli demografisi, dinamik ekonomisi, güçlü altyapısı, destekleyici iş ortamı ve avantajlı teşvik uygulamalarıyla Malezyalı yatırımcılar için önemli fırsatlar sunmaktadır. Bilhassa komşumuz Suriye'de 13,5 yıldır süren istikrarsızlığın ve çatışmaların son bulmasıyla burada da ciddi yatırım fırsatları bulunduğunu görüyoruz. İki ülke el ele vererek inşallah bu fırsatları değerlendireceğiz."

"Anahtar ülkeler arasında gördüğümüzü özellikle vurgulamak isterim"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezyalı iş insanlarını Avrupa, Orta Doğu ve Afrika pazarlarına erişimde Türkiye'yi bir üretim merkezi olarak değerlendirmeleri için ülkesine davet ederek, "Türkiye'ye güvenen, inanan, ülkemizin potansiyeline yatırım yapan girişimciler, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da pişman olmayacaklardır." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle yenilenebilir enerji, katılım finans ve helal turizm sektörlerinin Malezya iş dünyasının dikkatini çekeceğini düşündüğünü söyledi.

İslam İşbirliği Teşkilatı ülkeleri başta olmak üzere dünya genelinde İslami finansın gelişiminde iki ülkenin öncü rol oynayabileceğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya finans sektörü kuruluşlarının, 2023'te açılışı yapılan İstanbul Finans Merkezi'nde yerlerini almaları temennisinde bulundu.

İkili ticarette millî para birimlerinin kullanılmasının, üzerinde önemle durulması gereken bir başka konu olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kapsamlı stratejik ortağımız Malezya'yı, Asya Pasifik Bölgesi'ne yönelik açılımımızın anahtar ülkeler arasında gördüğümüzü özellikle vurgulamak isterim. Malezya'nın 2025 ASEAN dönem başkanlığı sırasında ASEAN ile ilişkilerimizin daha üst seviyelere taşınacağına inancım tamdır. İş Forumu'muzun iki kardeş ülke iş dünyalarının birbirlerini daha yakından tanımalarına ve yeni ortaklıklar geliştirmelerine vesile olmasını ümit ediyorum. Aziz kardeşim, Başbakan Enver İbrahim'e samimi ev sahipliği için tekrar en kalbi şükranlarımı sunuyorum. İnşallah 1 Mart'ta müşerref olacağımız mübarek Ramazan-ı Şerif'inizi şimdiden tebrik ediyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye-Malezya İş Forumu'nun gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere, iş insanlarına ve Malezya makamlarına teşekkürlerini iletti.

Malezya Başbakanı Enver, "Türkiye-Malezya İş Forumu"nda konuştu

Malezya Başbakanı Enver İbrahim ise konuşmasında Malezya ve Türkiye'nin ekonomi ve ticaret alanında çok büyük potansiyele sahip olduğunu belirterek "O yüzden Türkiye ve Malezya'nın kapasitelerini ele alırsak pazarlarımızı büyütebilmemiz, ASEAN'daki (Güneydoğu Asya Uluslar Birliği) başka ülkelerle iş birlikleri yapabilmemiz gayet mümkün." dedi.

İbrahim, iki ülkenin ticaret bakanlarına Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Malezya Ulusal Ticaret ve Sanayi Odası (NCCIM) ile iş birliği yapma yönündeki çabalarından dolayı teşekkür etti.

Bakanların çeşitli görüşmeler yaptığını aktaran İbrahim, iki ülkenin ticaret hacmini artırma planının çok önemli olduğunu vurguladı.

Malezya Başbakanı İbrahim, ticaret hacminin bir yılda yüzde 18,9 arttığını ve 5,1 milyar dolar olduğunu belirterek "her sene yüzde 20 artış yaşandığı düşünüldüğünde 5 yılda 10 milyar dolar hedefine ulaşılabileceğini" ifade etti.

"Malezya ve Türkiye'de çok büyük bir potansiyel var"

Sabırsızlıkları ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konudaki ısrarı sayesinde 10 milyar dolar hedefine daha erken ulaşmaları gerektiğine işaret eden İbrahim, "Malezya ve Türkiye'de çok büyük bir potansiyel var. Sizin gücünüz savunma, turizm ve gıda teknolojileri alanında, bizim gücümüz yarı iletkenlerde ve ASEAN ile Asya bölgesindeki piyasalara etki etme konusunda var. İyi bir şekilde iş birliği yapmamız gerektiğini düşünüyorum." değerlendirmesini yaptı.

İbrahim, iki ülkenin uzun yıllar boyunca devam eden ilişkisine rağmen potansiyellerinin tam olarak değerlendirilmediğini belirterek kalkınma desteklenmediği sürece ortak bakış açısı, fikir ve vizyonun yeterli olmayacağını dile getirdi.

Petrol alanında iş birliği yürütme konusunda KOBİ'lerin Malezya'da temel oluşturduğunu kaydeden İbrahim, bu alanda çalışmaların DEİK ve NCCIM'nin bakanlıklarla desteklenmesi ve genişlemesi gerektiğini söyledi.

Malezya Başbakanı İbrahim, bu konuyla özel olarak ilgilenmek için hususi bir forum düzenlenebileceğini de vurguladı.

"ASEAN liderleri arasındaki iş birliği, güven ve dostluk diğer ülkelere kıyasla rakipsiz"

İbrahim, Türkiye-Malezya İş Forumu'nun, daha fazla yenilik yapma, daha yaratıcı olma ve KOBİ'lere öncelik verilmesini sağlama kapasitesi olarak görüldüğünü belirterek "Örneğin Malezya, endüstri ana planımızda bazı öncelikler belirleyen ulusal bir politikaya sahip ancak ithalatçıları da göz ardı etmiyoruz. Tüm strateji, tedarik zincirine dayanıyor ve çoğu, bu kategori altında yer alıyor." diye konuştu.

Başbakan İbrahim, etkili tedarik zinciri ve genişleme şansı verilmesi açısından KOBİ'lere odaklanmanın başarıyı artıracağı gerçeğinin göz ardı edilemeyeceğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı "Türkiye'yi daha büyük bir ulus olarak inşa etmeye çok kararlı bir lider" şeklinde tanımlayan İbrahim, "Malezya için biz de bu ideali paylaşıyoruz." dedi.

İbrahim, ASEAN'ın "dünyanın en barışçıl bölgelerinden biri ve buna paralel olarak da dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi" olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:

"Yollar ve fırsatlar çok büyük. Türkiye ve ASEAN arasındaki bu sinerjinin yardımcı olacağına dair inancım ve güvenim tam. Çünkü ASEAN liderleri arasındaki iş birliği, güven ve dostluk bildiğim diğer ülkelere kıyasla rakipsiz. Örneğin enerji alanında ASEAN dışında da çok güçlü bir iş birliğimiz var. ASEAN enerji şebekesi, Vietnam'dan Laos'a, Tayland'a, Kamboçya'ya, Malezya'ya, Singapur'a, Endonezya'ya, Saravak ve Sabah'a, Güney Filipinler'e ve tekrar Endonezya Batam'a kadar uzanıyor. İşte bu enerji, güçlü dostluk ve güven bağına dayalı bu gücün odağını oluşturuyor."

Türkiye ve Malezya'nın ASEAN ülkelerinde iş birliği yapabileceği vurgusu

"Bütün bölgenin dijitalleştirilmesine odaklanmış durumda" olduklarını vurgulayan İbrahim, bu konuda yoğun çalıştıklarını söyledi.

İbrahim, Malezya ve Tayland arasındaki iş birliği örneğini paylaşarak Malezya'nın kuzeyindeki ve Tayland'ın güneyindeki en yoksul vilayetleri ekonomik olarak refaha kavuşturmaya ve zenginleştirmeye odaklandıklarını dile getirdi.

Öte yandan Malezya'nın Singapur ile de kendine özgü "Johor-Singapur Ekonomik Bölgesi" örneğinin mevcut olduğuna dikkati çeken İbrahim, iki ülkenin tamamen karşılıklı güvene dayalı şekilde hareket ettiğini ve çok somut çıktılar aldıklarını ifade etti.

İbrahim, "O yüzden Türkiye ve Malezya'nın kapasitelerini ele alırsak pazarlarımızı büyütebilmemiz, ASEAN'daki başka ülkelerle iş birlikleri yapabilmemiz gayet mümkün." dedi.

"Köprüler kuralım, fırsatları ortaya koyalım"

NCCIM Başkanı Dato Seri N. Gobalakrishnan da ekonomik ve kültürel bağları olan iki ülkenin dostluğunun karşılıklı saygı ve ortak değerlere dayandığını belirterek NCCIM ile Dış Ekonomik İlişkileri Kurulunun (DEİK) 1995'te iş birliği anlaşması imzaladığını anımsattı.

Gobalakrishnan, ASEAN dönem başkanı olduğunu hatırlatarak Türkiye ile Malezya arasında daha çok iş birliği ve stratejik ortaklık kurma imkânı olacağını söyledi.

Türkiye ile Malezya arasındaki güçlü ticaret ortaklığına dikkati çeken Gobalakrishnan, ekonomik iş birliği alanında gelişim potansiyeli olduğunu vurguladı.

Gobalakrishnan, İş Forumu vesilesiyle iki ülkeden iş insanlarının yeni iş birliği fırsatları tespit edebileceğine işaret ederek "Köprüler kuralım, fırsatları ortaya koyalım." diye konuştu.