Sudan’daki savaştan etkilenen Al Neelen, Al Butana ve Bahre üniversiteleri “Misafir Üniversite” olarak Türkiye’de eğitim faaliyetlerine devam edecek
Türkiye, öğrencilere ve bilim insanlarına açtığı üniversite kapılarını bu sefer üniversitenin kendisi için açtı
Al Butana Ünversitesi Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi ile, El-Neelen Üniversitesi İnönü Üniversitesi ile, Bahre Üniversitesi ise Selçuk Üniversitesi aracılığıyla akademik faaliyetlerini sürdürecek
Al Butana Üniversitesi, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinde eğitimine başladı
Üniversitede, rektör, 3 idari personel, 2 araştırmacı öğretim üyesi, 12 öğrenci olmak üzere 18 Sudanlı bulunuyor
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar: “Türkiye asırlar boyu herhangi bir sebeple kendi ülkesinde ilmi faaliyetlerini yapamayan bütün bilim insanlarına kapılarını her zaman açmıştır”
“Türkiye, bilim insanlarının eğitim, öğretim faaliyetlerini, akademik çalışmalarını, bilimsel etkinliklerini yürütebilecekleri huzur yurdudur”
“Gerek İslâm dünyasında gerek her iki ülke arasında örnek sayılabilecek bir projeyi hayata geçirdik”
Al Butana Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmoud: “Sesimizi duyan ilk ülke Türkiye oldu”
Yükseköğretim Kurulu,Sudan'da yaşanan iç karışıklık ve savaş nedeniyle Al Neelen, Al Butana ve Bahre üniversitelerinin ve hastanelerinin yıkılması ya da ağır hasar görmesi üzerine harekete geçerek, Türk üniversitelerinin kapılarını Sudan’a açtı.
Yükseköğretim Kurulu ile Sudan Eğitim Müşavirliği ve ilgili üniversite yetkilileri arasında alınan kararla, üç Sudan üniversitesinden belirli sayıda öğrenci, akademisyen ve idari personel Türkiye'deki üniversiteler bünyesinde akademik faaliyetlerini sürdürecek. Böylece Türkiye, öğrencilere ve bilim insanlarına açtığı üniversite kapılarını bu sefer üniversitelerin kendisi için açmış oldu.
Yükseköğretim Kurulu Al Butana Ünversitesini Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi ile, El-Neelen Üniversitesini İnönü Üniversitesi ile Bahre Üniversitesini ise Selçuk Üniversitesi ile eşleştirdi.
Böylece, Sudan'daki eğitim öğretim faaliyetlerinin tamamen durmasının önüne geçilirken Türkiye-Sudan kardeşlik ilişkileri de yeni bir seviyeye taşıyacak. Ayrıca, benzer sorunlarla karşı karşıya kalan ülkeler için de bu durum bir rol model oluşturacak.
-Al Butana Üniversitesi Niğde’de akademik faaliyetlerine başladı-
Al Butana Üniversitesi Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi bünyesinde akademik faaliyetlerine başladı. El-Neelen ve Bahre Üniversitesi de yakın zamanda Türkiye’nin misafir üniversite girişimi sayesinde eğitimlerine Türkiye’de devam edecek.
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinde, Al Butana Üniversitesi Rektörü, 3 idari personeli, 2 araştırmacı öğretim üyesi, 4 doktora öğrencisi, 2 yüksek lisans öğrencisi ve 6 lisans öğrencisi olmak üzere 18 Sudanlıbulunuyor.
“Türkiye,bilim insanlarının huzur yurdudur”
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, Türkiye’nin asırlar boyu herhangi bir sebeple kendi ülkesinde ilmi faaliyetlerini yapamayan bütün bilim insanlarına kapılarını her zaman açtığ ını belirterek, “Geçmişte açmıştır, bugün de açmaktadır, gelecekte de açacağız. Burası aynı zamanda bilim insanlarının huzurla eğitim, öğretim faaliyetlerini, akademik çalışmalarını, bilimsel etkinliklerini yürütebilecekleri huzur yurdudur.” dedi.
Dünyanın hiçbir yerinde üniversitelerin savaş nedeniyle eğitim öğretim faaliyetlerine son vermesini arzu etmediklerini ifade eden Özvar, şöyle devam etti:
“Sudan’daki olumsuz durumu göz önünde bulundurarak girişimde bulunduk. Üç Sudan üniversitesi El-Butana, Bahre ve El-Neleen Üniversitesinin yöneticilerini, belirli sayıda akademisyenini ve yine belirli sayıda öğrencilerini Türkiye’de üç üniversitemizle eşleştirdik. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi El-Butana Üniversitesine şu an ev sahipliği yapıyor.”
Özvar, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak Sudan'da savaş ve iç karışıklıklar sebebiyle eğitim öğretim faaliyetlerine ara verilen bu üç üniversitenin kapılarını öğrencilerine kapatmaksızın ülkemizde eğitim öğretim faaliyetlerine devam etmelerinin yolunu açmış olduk. Böylelikle aslına bakacak olursanız bir yanda gerek İslam dünyasında gerek her iki ülke arasında da örnek sayılabilecek bir projeyi hayata geçirmiş olduk.” dedi.
-Üniversiteler seçilirken Sudanlı öğrenciler göz önünde bulunduruldu-
Özvar, Türkiye’de üniversitelerin belirlenirken kendi imkanlarıyla o üniversitede okuyan Sudanlı öğrencilerin de dikkate alındığını söyledi. Özvar, “Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi'nde Sudanlı öğrenciler var. Bu öğrencilerimiz kendi ülkelerinden gelen üniversite hocalarına, öğrencilerine ve akademisyenlerine Türkiye'de ev sahipliği yapmaya başladılar. Bu bizim açımızdan da fevkalade önemli bir husustur.” dedi.
“Türk üniversiteleri uluslararası öğrencilere hizmet edecek kalitede”
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, Türkiye'de uluslararası öğrencilerin Türk üniversitelerinde en iyi şekilde eğitim, öğretim almaları için ellerinden gelen bütün gayreti sarf ettiklerini ifade etti.
Özvar, “Türkiye'deki üniversite kapasiteleri sadece Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, gençlerimize değil, aynı zamanda uluslararası öğrencilere veya uluslararası öğrenci adaylarına da hizmet edecek kalite ve kapsamdadır. Hem Türk gençliğine hem yurt dışından buralarda gelip eğitim, öğretim almak isteyen uluslararası öğrencilere kapılarımız geçmişte olduğu gibi bugün de açıktır.” dedi.
“Ülkelerinde bakan, başbakan, cumhurbaşkanı olan mezunlarımız var”
Özvar, “Ülkemizde misafir ettiğimiz öğrencilerin mezun olup ülkelerine döndüklerinde kendi memleketlerine büyük katkılar vereceğine inanıyoruz ki örneklerini bugün de sizler de görüyorsunuz. Türk üniversitelerinden mezun olup kendi ülkelerinde bakan, başbakan, cumhurbaşkanı olan mezunlarımız var. Biz Sudan'da da bunun geçerli olacağına inanıyoruz. Sudan bizim dost ve kardeş ülkelerimizden bir tanesidir. Afrika’da Türkiye'nin önemli müttefiklerinden biridir.” değerlendirmesinde bulundu.
-Sudanlı öğrenci ve akademisyenlere destek-
Yükseköğretim Kurulu 27 Aralık 2023 tarihinde aldığı kararla, Sudan’da üniversite eğitimi yarıda kalan, mevcut durumdan dolayı yükseköğretim seviyesine gelmiş ancak öğrenim görecek bir üniversite bulamayan Sudanlı öğrencilerin gerek yatay geçiş imkânı ile gerekse de özel öğrenci statüsü altında Türkiye’deki yükseköğretim kurumlarında eğitim almalarını sağladı. Benzer şekilde akademik hayatları yarıda kalan Sudanlı akademisyenler de Türkiye’deki üniversiteler tarafından geçici istihdam edildi.
-Al Butana Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmoud : “Sesimizi duyan ilk ülke Türkiye oldu”
Akademik faaliyetlerini sürdürmek için Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesine gelen Al Butana Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmoud Jacob Mahmoud Sudan’da üniversitelerin ve sivillerin savaştan çok zarar gördüğünü söyledi. Eğitimin kesilmemesi için ilk etapta çevrim içi ve uzaktan eğitime devam ettiklerini ancak araç gereçlerinin eksikliğinden dolayı onun da sekteye uğradığını belirten Mahmoud Türkiye’nin seslerini duyan ilk ülke olduğunu söyledi ve teşekkür etti.
Prof. Dr. Mahmoud: “Türkiye’nin Sudan’la yüzyıllardır bir ilişkisi var. Türkiye büyük bir ülke ve sesi her yere gidiyor. Biz durumumu anlatınca sesimi ilk duyan ülke Türkiye oldu. Bizlere kapısını açtı. Sudan’da yükseköğretim kurumlarımız var ancak buraya gelince farkı biraz gördük biraz geride kalmışız. Sizlere ulaşmak için elimizden geleni yapacağız ve çalışacağız. Türkiye’de çok güzel şekilde karşılandık. Kültür olarak çok yakınız.” dedi.
-Öğrenciler minnettar: “Buradaki eğitimi ülkemize aktarmak istiyoruz”
Al Butana Üniversitesi veteriner hekim ve biyokimya doktora öğrencisi Ferass Ailaaldeen Gahalrsoul Faragalla savaş durumundan dolayı özellikle uygulama eğitimine devam edemediklerini söyledi. Faragalla, Türkiye’de araştırma merkezinde uygulama eğitimine devam etmek ve biyokimya alanında doktora yapmak istediğini söyledi. Faragalla, “Buradaki gelişmiş laboratuvar ve cihazlar uygulama konusunda bana çok katkıda bulunacak. Buradaki eğitimlerimi Sudan’a aktarmak istiyorum. Kendim bir araştırma görevlisi ve hoca olarak oradaki öğrencilerime buradaki deneyimlerimi aktaracağım.” ifadelerine yer verdi.
Al Butana Üniversite Veteriner Fakültesi son sınıf öğrencisi Rashida Ebrahim Hussein Türkiye’ye gelerek akademik hayatlarına yeni başlangıç yaptıklarını belirterek, “Özellikle uygulama merkezinde çok iyi cihazlarla çalışmaktan çok mutluyum. Türk toplumundan çok memnunum çok iyiler, güler yüzleriyle bizi çok iyi karşıladılar. Burada eğitim bana çok katkı sağlayacak. Sudan’da hayvansal zenginliğimiz var ancak teknolojimiz çok gelişmiş değil ben o teknolojiyi oraya aktaracağım.” dedi.
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesindeki Türk öğrenciler ise ülkelerinden ayrılmak zorunda kalan ve Türkiye’de eğitim hayatlarına devam eden öğrencilere Türk insanına yakışır şekilde ev sahipliği yapacaklarını ve Türkiye’nin dünyanın her yerindeki zor durumda kalan bilim insanlarına kapılarını açmasının gurur verici olduğunu söyledi.
