TBMM Yapay Zekâ Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez, Anadolu Üniversitesi Öğrenci Merkezi Yunus Emre Salonu'nda Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezinin de destekleriyle düzenlenen zirvenin açılışında, yapay zekâ alanındaki gelişmelere ilişkin TBMM'de geçen yıl kasım ayında araştırma komisyonunun kurulmasına karar verdiklerini anımsattı.
Dönmez, komisyonun, bu teknolojinin getirdiği fırsatlarla birlikte varsa risklerinin önceden tespit edilmesi ve alınması gereken tedbirlere yönelik çalıştığını vurguladı.
Bu kapsamda eğer hukuki bir alt yapıya ihtiyaç varsa bunun da hazırlıklarının yapılmasına ilişkin bir görevlendirmeyle, komisyonun çalışmalarını sürdürdüğünü belirten Dönmez, "İlk andan itibaren hem kamu hem özel hem de akademik camianın yoğun ilgi ve alakasıyla çalışmalarımızı yürütüyoruz." dedi.
Dönmez, yapay zekâyı daha bilinçli kullananların üretkenlikte, verimlilikte ve rekabette bir adım öne geçtiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
"O açıdan üniversitelerimize bu noktada hakikaten ciddi bir iş düşüyor. Yapay zekâya ilişkin en azından yapay zekâ okur yazarlığı, çok temel bazı eğitimlerin verilmek suretiyle gençlerimize bu becerileri, yetenekleri kazandırabiliriz. O açıdan üniversitelerimizde teknik olsun olmasın, sosyal bilimler ve hukuk fakülteleri dâhil bu alanda ilave yetenekleri gençlerimize kazandırmak zorundayız."
Dünyada yapay zekâ hazırlık seviyeleriyle ilgili birtakım araştırmalar yayınlandığını dile getiren Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Öyle tahmin ediyorum önümüzdeki birkaç yıl içerisinde ilk 20'de yerimizi alacağız. Türkiye zaten G-20 ülkesi. Özellikle son yıllarda millî teknoloji hamlesiyle birlikte dün hayal edilemeyen, üzerinde çalışılamayan, konuşulmayan sadece kullanıcısı olduğumuz birçok teknolojik ürün ve hizmeti kendimiz üretir, yapar, kullanır hatta onu yurt dışına, dünyaya satar hâle geldik. 'Niçin bu alanda da kendi ekosistemimizi inşa etmeyelim' diye düşünüyorum."
Dönmez, yapay zekânın teknolojide bugün adı konulmuş ya da konulmamış bir rekabetin aracı hâline geldiğine dikkati çekerek, "Kimse rekabetteki teknolojik ve bilimsel üstünlüğünü açıkçası başka ülkelere de vermek istemiyor. Artık çok yüksek seviyedeki teknolojik ürün ve hizmetlerle ülkemizi, insanımızı buluşturmak istiyorsak bu alanda kendi bilimsel AR-GE'mizi yapmamız gerekiyor." ifadesini kullandı.
Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy da yapay zekâ uygulamalarıyla hayatın her noktasında karşılaştıklarını anlattı.
Türkiye olarak bunun gerisinde kalınmaması gerektiğini vurgulayan Aksoy, "Bu zirveyi bu tür çalışmalara katkı sunabilecek önemli bir zirve olarak görüyorum. Özellikle Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığımızın ve bu alanda yürütülen çalışmalara katkı sunan diğer kurumların, gerçek dışı yapılan belirli çalışmalarla mücadelesi oldukça önemli." diye konuştu.
Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel de yapay zekânın birçok boyutuyla bütün dünyada tartışılan bir konu olduğunu vurguladı.
Konuşmaların ardından "Yapay Zekâ Çağında İnsan Olmak, Sanattan Gerçeğe İnsan" konulu sunum yapan İstanbul Üniversitesi Bilgisayar ve Bilişim Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şadi Evren Şeker'e Vali Aksoy tarafından belge takdim edildi.
Zirvenin birinci oturumunun moderatörlüğünü Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Basın ve Yayın Dairesi Başkanı ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuz Göksu üstlendi.
Oturumda, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi Koordinatörü İdris Kardaş "Türkiye'nin Dezenformasyonla Mücadele Politikaları ve Yapay Zekâ", Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Buğra Ayan ise "Kurumsal Kapasite Geliştirmede Yapay Zekâ Etkisi" konularında sunumlarını katılımcılarla paylaştı.
